Hrant Dink Davası İzleme Raporu – 24, 25, 28 Eylül 2018

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesinin üzerinden 11 yıl geçti. Faillerin bulunup cezalandırılması için ailesinin ve avukatlarının sürdürdüğü adalet mücadelesi devam ediyor.

Cansu Pişkin – 24, 25, 28 Eylül 2018

Mahkeme: İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi
Dosya No: 2016/32 Esas

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin 6’sı tutuklu, 10’u firari 85 sanığın yargılandığı dava devam ediyor. Davanın sanıkları arasında Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, dönemin Trabzon İl jandarma Komutanı Ali Öz, dönemin Emniyet İstihbarat Dairesi Başkanı Ramazan Akyürek, İstanbul İl Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler gibi isimlerin yanı sıra dönemin jandarma ve emniyet görevlileri ile ana dava hükümlüleri de yer alıyor.

Mahkeme Heyetinde Üçüncü Kez Değişiklik Yapıldı

24 Eylül Pazartesi günü saat 10:00’da başlaması planlanan duruşmadan yarım saat önce Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne gittim. Duruşmanın başlamasına henüz vakit olduğundan duruşma salonunun bulunduğu kattaki balkona çıktım. Balkonda, Dink Ailesi avukatlarından Av. Hakan Bakırcıoğlu ve Av.Hülya Deveci, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Yetvart Danzikyan, Hrant’ın Arkadaşları’ndan Bülent Aydın ve Nevzat Onaran ile duruşmayı takip etmek üzere gelen basın mensupları vardı.

Balkondaki sohbet esnasında, Dink Davası’na bakan heyetin tamamının 19 Eylül 2018 tarihli HSK Kararnamesi ile değiştiği bilgisini aldım. Son yapılan atamalarla heyette, 10 yıldır süren yüzlerce klasör, binlerce sayfadan oluşan dava dosyasını bilen kimse kalmadı. Sohbet sırasında kaba bir matematik hesabı yapan Av. Hakan Bakırcıoğlu, yalnızca duruşma kayıtlarının 3 bin 500 sayfa olduğunu söyledi. Dink Davası’nın üçüncü kez değişen heyeti, duruşma kayıtlarının yanı sıra 500’ün üzerinde klasöre çalışacak.

Duruşma saatinin yaklaştığını fark edince, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 1. Kat C Blok’ta bulunan büyük salonunun bulunduğu koridora gittik. Koridor girişine güvenlik bariyeri çekiliydi. Bu bariyer, Ağır Ceza Mahkemeleri’nin bulunduğu katlarda zaruri bir uygulama. Duruşma salonu açıldığında bariyerin gerisinde duran özel güvenlik görevlileri bariyeri açarak taraf avukatlarını, tutuksuz sanıkları, basın mensuplarını, sanık yakınlarını ve izleyicileri salona aldı.

Duruşma Salonu

Duruşma, kamu görevlilerinin yargılamasına başlanan tarih olan 19 Nisan 2016’dan bu yana İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin büyük salonunda görülüyor. Salonda izleyiciler için ayrılan sandalyeler sağlı sollu şekilde ikiye ayrılıyor. Tutuklu sanıkların SEGBİS ile katıldığı duruşmada, tutuksuz sanıklar Reşat Altay, Atilla Güçlüoğlu, Metin Yıldız, Ali Öz ve Ali Barış Sevindik ile taraf avukatları hazır bulundu.

İlk Günkü Duruşmaya Yine Hakim Ali İhsan Horasan Başkanlık Etti

Saat 10:00’da başlaması planlanan duruşma heyet değişikliği sebebiyle 1 saat gecikmeli başladı. Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 19 Eylül 2018 tarihli kararnamesi ile mahkeme başkanı Ali İhsan Horasan, İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne başkan olarak atandı. Yeni heyet başkanı Emre Efe Şimşek daha önce gazeteci Murat Aksoy ve müzisyen Atilla Taş’ın aralarında bulunduğu Gülen Cemaati’ne yakın medya kuruluşlarında çalışan 29 gazeteci ve yazarın yargılamasını yapan İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi üyesi idi. Dink davası heyetinin kıdemli üye hakimi Sonat Güvenç de Gaziosmanpaşa 10. Asliye Ceza Mahkemesi’ne atandı.

1 saat gecikmeyle başlayan 80. duruşmaya eski heyet başkanı Ali İhsan Horasan başkanlık etti. Heyet başkanının değiştiği haberine rağmen salonda Horasan’ı görenler şaşkınlığını gizleyemedi. Şaşkınlık hali Horasan’ın da gözünden kaçmamış olacak ki gülümsemesine engel olamadı. Horasan, taraf avukatlarının taleplerini aldı. Dink Ailesi avukatlarından Av. Hakan Bakırcıoğlu da dönemin MİT İstanbul Bölge Başkanı Ahmey Köksoy’un tanık olarak dinlenmesini talep etti. Talepler tamamlandığında Horasan, “Duruşmaya yarın devam ederiz, edersiniz,” dedi.

İlk günkü duruşma sonunda basın mensupları olarak kürsüye yaklaşıp Horasan’a HSK Kararnamesi’ni sorduk. Horasan, yetki belgesinin henüz tebliğ edilmediğini, edilene kadar mahkemeye başkanlık edeceğini söyledi. Alihan Orhan ve Fatih Akgün’ün yeni heyetin diğer üye hakimleri olarak görevlendirildikleri, duruşma savcısı Mehmet Yeşilkaya’nın yerine de Murat Demircioğlu’nun getirildiği görüldü.

İkinci Gün Yeni Heyetle Başladı

25 Eylül Salı günü yapılan duruşmanın ikinci günü yeni heyetin tamamı görev başı yaptı. Yeni heyetteki isimler şöyle: Mahkeme başkanı Emre Efe Şimşek, üyeler Ahmet Tarık Çiftçioğlu ve Fatih Akgün ile duruşma savcısı Ercan Gümüş. Mahkeme başkanı Şimşek, heyetteki bir hakimin geçici olduğunu, yeni bir hakimin geleceğini söyledi. Ardından taleplerin alınmasına geçildi.

Heyet değişikliğinden önce Temmuz ayında yapılan son duruşmada tanıkların dinlenmesine karar verilmişti. Ancak henüz dosyayı inceleme fırsatı bulamayan yeni heyet, 81. duruşmada sanıkların ve avukatlarının taleplerini almakla yetindi. Tutuklu sanıkların SEGBİS ile bağlandığı duruşmada, ev hapsinde olan sanık Ali Öz ile taraf avukatları hazır bulundu. Duruşma savcısı Gümüş, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini talep etti.

Sanıklar ve Avukatları Tahliyelerini Talep Etti

SEGBİS ile duruşmaya katılan tutuklu sanıkların talepleri yeni heyet tarafından pürdikkat dinlendi. FOX TV’nin tutuklu haber müdürü Ercan Gün’ün avukatı Av. İlkan Koyuncu söz alarak, müvekkilinin “örgüte yardım” suçundan 27 aydır tutuklu olduğunu anımsattı. Koyuncu, müvekkilinin haber yaptığı görüntülerdeki herkesin tahliye olduğunu, bir tek Gün’ün tutuklu olduğunu söyledi. Müvekkilinin başka bir soruşturma kapsamında “örgüte üyelik” suçundan da tutuklu olduğunu belirten Koyuncu, dosyaların birleştirilmesini talep etti. Tutuklu sanıklardan Ercan Gün de, haber ile örgüt arasında bağlantı olabilecek somut bir delil olmadığına dikkat çekti. Gün, “Hiçbir delil olmadan 27 aydır tutukluyum. Umarım dosyaya vakıf olursunuz. Adalet bugün olursa bugün, olmazsa öte tarafta,” diyerek tahliyesini talep etti.

Dönemin Trabzon Emniyet Müdürü ve İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek, “Ben cinayet hazırlık bilgisini 1 yıl önce Daire Başkanlığı’na bildirdim. 6 ay sonra jandarmanın bilgisi oluyor ve bir şey yapmıyorlar. İstanbul Emniyeti’nin sorumluluğu da bana yükleniyor. Bu cinayetten sorumlu görevliler halen tutuksuz yargılanıyor. Hrant Dink’e sözlü ve fiili saldırılar olduğu dönemde onu korumak için hiçbir şey yapmayan İstanbul Emniyeti sorumlularının bir kısmı tutuksuz, bazısı da davada tanık olabiliyor,” dedi. Akyürek de tahliyesini talep etti. Ramazan Akyürek’in avukatı Av. Fatma Betül Yeni de, Akyürek’in tutukluluğunun hukuken açıklanamayacak ve izah edilemeyecek gerekçelere dayandığını söyledi. Akyürek’in cinayette herhangi bir sorumluluğu olmadığını söyleyen avukatı, “Diğer tutuklu sanıkların ifadeleri tutuklama gerekçesi olamaz. Böyle bir tutukluluk gerekçesi hukuken açıklanamaz. FETÖ soruşturmasına döndü yargılama. Müvekkilim 3 dosyadan daha tutuklu olmasına rağmen tutukluluğa devam gerekçesinde kaçma şüphesi yazıyor,”  diyerek tahliye talep etti.

Tutuklu sanıklardan Hamza Celepoğlu ise geçen duruşma tahliye edilen Metin Yıldız ve Ali Öz’ü hatırlatarak, “Bende de ByLock yok. Ben zaten diğer davadan tutukluyum. Bu davayla ilişkilendirilmem hak ihlalidir. 24 aydır tutukluyum. Ben bu davanın neresindeyim?” diye sordu.

Cinayetin işlendiği dönemde İstanbul Jandarma İstihbarat TİM Komutanı jandarma yüzbaşı olan tutuklu sanık Muharrem Demirkale, hukuksuz bir şekilde tutuklandığını belirterek tahliye talebinde bulundu.

Dönemin Jandarma İstihbarat Tim Komutanı Yavuz Karakaya, darbe girişiminde adı geçtiği için 10 yıl sonra Dink Davası’na eklendiğini savundu. Başka bir suçtan daha tutuklu olduğunu hatırlatan Karakaya, bu dosyadaki tutukluluk halinin son bulmasını talep etti.

Ev hapsinde tutulan Ali Öz de sağlık sorunları sebebiyle ev hapsinin kaldırılmasını istedi. Öz, “Yaşlı anne babamı ölmeden önce bir defa ziyaret etmek isterim. Ev hapsimin kaldırılarak uygun bir tedbir verilmesini talep ediyorum. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. Burada doğdum, büyüdüm, ekmeğini yedim. Arandığımı duyunca da kalktım geldim. Allah geçinden versin ama ölümüm de bu topraklar üzerinde olacaktır.

Yeni Heyet 500’den Fazla Klasöre Çalışacak

Mahkeme heyeti, taleplerin alınmasının ardından cuma gününe kadar dosyayı inceleyeceğini ve taleplere ilişkin ara karar vereceğini söyledi. Heyetin “inceleyeceğim” dediği dava dosyası 500’ü aşkın klasörden oluşuyor. Yani Cuma günü taleplere ilişkin karar vereceğini belirten heyet 500’ün üzerinde klasörü çalışmak durumunda.

Ara Celsede Dinlenen Sanığa Yurtdışı Yasağı

28 Eylül 2018 Cuma günkü ara karar duruşması da gecikmeli başladı. Dink Ailesi avukatları, Hrant’ın Arkadaşları ve basın mensupları 1. kattaki balkonda duruşmanın başlamasını bekledi. Bekleme esnasında öğrendiğimize göre mahkeme, 27 Eylül 2018 Perşembe günü de celse açmış ve sanıklardan birinin ifadesini almıştı. Heyetin ara celsede ifadesini aldığı kişi, Almanya’da yaşayan ve hakkında arama kararı bulunan dönemin İstanbul Jandarma İstihbarat görevlisi Niyazi Malkoç’tu. Mahkemenin, ifadesi alınan Malkoç’a yurt dışına çıkış yasağı koyduğu öğrenildi.

1 saat gecikmeli başlayan Cuma günkü duruşmada tutuklu sanıklar SEGBİS ile bağlanırken, ev hapsinde olan sanık Ali Öz ile tutuksuz sanık Niyazi Malkoç hazır bulundu.

Duruşmaya SEGBİS ile katılan tutuklu sanık Ali Fuat Yılmazer, tahliyeye ilişkin bir talebi olmadığını söyledi. Dosyaya gelen üçüncü iddianamede tarafına yöneltilen suçlamalara ilişkin beyanda bulunmadığını belirten Yılmazer, savunmasını yapmak için mahkemeden süre talep etti.

Dink Ailesi avukatlarından Av. Hakan Bakırcıoğlu da ifadesine katılamadıkları Malkoç’un sorgusuna hazırlık yapmak için süre talebinde bulundu. Almanya’da yaşadığını ve orada çalışmaya başladığını söyleyen Malkoç, “Eğer yasak devam ederse çalıştığım işten olurum ve Alman devletinin verdiği ikamet ile oturma iznini kaybederim,” diyerek yurtdışı yasağının kalkmasını istedi.

Basına Telefon Uyarısı

Davanın daha önceki iki heyeti de duruşma sırasında SEGBİS kaydını açtırıyordu. Daha sonra çözülen kayıtlar dosyaya ekleniyor ve böylece söylenen her söz duruşma zaptına geçmiş oluyordu. Ancak yeni heyetin başkanı Şimşek, SEGBİS’i açtırmak yerine taraf avukatları ve sanık beyanlarını özetleyerek katibe yazdırdı. Taleplerin tamamlanmasıyla birlikte duruşmaya ara karar için saat 11:30’dan 14:00’a kadar ara verildi. Duruşma 14:10’da başladı. Mahkeme başkanı Şimşek, telefonlarından not alan basın mensuplarını uyararak telefonlarını bırakmalarını söyledi. Başkanın uyarısı sonrasında basın eski usul kalem kağıtla not almaya geçti.

Ara Kararlar

Ara kararını açıklayan mahkeme,

  • Tutuklu sanıklar Ali Fuat Yılmazer, Ramazan Akyürek, Hamza Celepoğlu, Muharrem Demirkale, Yavuz Karakaya ve Ercan Gün’ün tutukluluk hallerinin devamına,
  • Yılmazer’in “Tasarlayarak öldürme”, Akyürek’in de “İhmali davranışla öldürme” suçundan tutukluluklarının devamına; tutuklulukta geçen süreyi göz önüne alarak Yılmazer’in “Suç işlemek amacıyla örgüt kurma” suçlamasından, Akyürek’in de “Resmi belgede sahtecilik” ve “Örgüte bilerek, isteyerek yardım etme” suçlarından tahliyesine,
  • Önümüzdeki celselerde tanıklar Gökhan Arslan, Galip Taşkın, Halit Sağlam, Ali Oğuz Çağlar, Hakan Aydın Türkeli, Hüseyin Yavuzdemir, İbrahim Pala, Özcan Özkan, Selim Kutkan, Şammaz Demirtaş ve Volkan Altunbulak’ın dinlenilmelerine,
  • Av. Hakan Bakırcıoğlu’nun Ahmet Köksoy’un tanık olarak dinlenmesi yönündeki talebinin bilahare değerlendirilmesine,
  • Sanık Ali Öz’ün ev hapsinin sona ermesi yönündeki talebinin, üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti ile verilen tedbirin orantılı olduğu kanaatine varıldığından bu aşamada reddine karar verdi.
  • Sanık Niyazi Malkoç’un yurtdışı çıkış yasağının kaldırılmasına karar veren mahkeme, Malkoç’a çağırıldığı duruşmaya gelmediği taktirde hakkında gıyabi tutuklama kararı çıkartılabileceği ve iade isteminde bulunulabileceği ihtarda bulundu.

Bir sonraki duruşma 18-19-20 Aralık 2018 günleri saat 10:00’a ertelendi.

Yayınlanma tarihi

4 October 2018

Kategori Listesi