Yüksekova’da katledilen çoban Nezir Tekçi davasında dinlenen tanık asker Yusuf Şahin, “Ali Osman Akın yüzbaşı geldi ve Nezir Tekçi’ye yönelerek ‘Seni öldüreceğim’ dedi. Daha sonra Kemal Alkan teğmen geldi adamı alıp bir yere götürdü. Askerlere sıraya girmeleri yönünde emir verdi. Ondan sonra Nezir Tekçi’yi kurşuna dizdiler. Daha sonra mayıncıyı çağırdılar. Ondan sonra bize geri gitmemizi söylediler. Sonra adamı mayına bağladılar. Ben kendi gözlerimle havaya uçtuğunu ve parçalandığını gördüm” dedi. Mahkeme, 18 yıl aradan sonra olay yerinde keşif yapılması kararı verdi.
Hakkari’nin Yüksekova ilçesine bağlı Aşağı Ölçek (Yekmal) köyünde çobanlık yaparken, Bolu Dağ Komando Taburu 5. Bölüğü’ne bağlı askerler tarafından 26 Nisan 1995 tarihinde bir grup köylü ile birlikte gözaltına alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Nezir Tekçi’ye ilişkin görülen davanın duruşması Eskişehir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya, Tekçi ailesinin yanı sıra BDP Mardin Milletvekili Erol Dora ve çok sayıda avukat ile sanık asker Kemal Alkan katıldı. Duruşmada kimlik tespitinin ardından tanık Yusuf Şahin dinlendi. Şahin, o dönemde kendisinin Gelibolu’da asker olduğunu vurgulayarak, “Oradan Yüksekova’ya gittik. Kemal Alkan birinci birlikteydi o dönem. Sabah kalktığımızda bize operasyon var dediler. Tepe bir yere vardıktan sonra burada kısa bir süre mola verdik. Bize orada bir kişiyi gördüklerini söylediler. İsimlerini sorduğumuzda bize Nezir Tekçi isimli köylü olduğunu söylediler. Ondan sonra Ali Osman Akın yüzbaşı geldi ve Nezir Tekçi’ye yönelerek ‘Seni öldüreceğim’ dedi. Daha sonra Kemal Alkan teğmen geldi adamı alıp bir yere götürdü. Askerlere sıraya girmeleri yönünde emir verdi. Ondan sonra Nezir Tekçi’yi kurşuna dizdiler. Daha sonra mayıncıyı çağırdılar. Ondan sonra bize geri gitmemizi söylediler. Sonra adamı mayına bağladılar. Ben kendi gözlerimle havaya uçtuğunu ve parçalandığını gördüm” dedi.
‘Kürtler elini kaldırsın deyip ateş ettirdiler’
Ardından müdahil avukatlardan Hüseyin Boğatekin söz alarak tanık Şahin’e, “O komutan Kürtler ateş etsin diye bir şey dedi mi?” sorusunu yöneltti. Tanık Şahin ise, “Evet öyle oldu. Bize ‘Kürtler elini kaldırsın’ dedi. Sonra da ateş edin emrini verdi. Biz de ateş ettik” yanıtını verdi. Yanıtın ardından savcı, tanık Şahin’e “Adamı nerede gördünüz” sorusunu yöneltirken Şahin ise, “Biz operasyona çıktığımızda arazide gördük” yanıtını verdi. Daha sonra ise mahkeme başkanı tanık Şahin’in daha önce verdiği ifadesini okurken, Şahin ifadesinin doğru olduğunu söyledi.
‘Bir kişi için adaletsizlik herkes için geçerlidir’
Ardından ise avukat Hasan Erdoğan söz alarak, yaşananın insanlığa karşı suç olduğunu ve önümüzdeki celse İHD olarak müdahil olmak istediklerini söyledi. Aynı talebi ÇHD adına avukatlar da tekrarladı. Ardından ise Hüseyin Boğatekin, keşif ve bilirkişi raporunun hazırlanması ve sanıklar hakkında tutuklama kararı çıkmasını isteyen dilekçeyi mahkeme heyetine sundu. Ardından savunma yapan avukat Aydın Erdoğan, davanın mağdur bir babanın beynini kanattığını vurgulayarak, “Baba yıllardır usanmadan bu mücadeleyi verdi. Bir kişi için adaletsizlik herkes için geçerlidir. Ali Osman Akın’ın düzenlediği listede 68 kişinin isimleri var. Bunların tamamı Nezir Tekçi’nin kendileri ile birlikte gözaltına alındığını, kendilerinin bırakıldığını Nezir’in ise bırakılmadığını söylediler” diye konuştu.
‘Adli merciler delil toplamadı’
Erdoğan’ın ardından savunma yapan avukat Pınar Akdemir ise, Nezir Tekçi’nin cenazesinin nerede olduğunun sorulması gerektiğini vurgulayarak, “Olayın şekline bakarsak Nezir Tekçi’nin iki nedenden öldürülmüş olacağını düşünüyoruz. Birincisi Kürt olduğu için diğeri ise üzerinde yöresel kıyafetler olduğu içindir. Aradan 18 yıl geçmesine rağmen babası halen adalet arayışını sürdürüyor. 90’lı yıllarda bölgede bu ve buna benzer birçok olay yaşanmıştır. Bugüne kadar binlerce insan öldürüldü. Öldürülen insanların hepsi de Kürttür. Bunlar sistematik cinayetlerdir. Burada faili belli birçok cinayet işlenmiştir. Deliller sadece baba tarafından toplandı. Adli merciler delil toplamadı. Babanın buraya yöresel kıyafetle gelmesi de buna tepkidir” diye konuştu.
‘Kemal teğmen oğlumu öldürmekten zevk aldı’
Avukatların ardından ise Nezir Tekçi’nin babası Halit Tekçi söz alarak, Kürtçe konuşmak istedi. Tekçi’nin isteği kabul edilirken yaptığı konuşmada, “Bu olay benim başıma geldi. Ben Türkiye Cumhuriyeti devletini ayıplıyorum. Ben ve 7 oğlum bu devlet için askerlik yaptık. Kemal teğmen ise oğlumu öldürmekten zevk aldı. Ben sizden 4 şey istiyorum. Oğlumun cenazesi, keşif, oğlumun kemikleri ve mahkemenin Hakkari’ye taşınmasını istiyorum” dedi. Baba Halit Tekçi sanık Kemal Alkan’a yönelerek, “Sen Allah’tan korkmadın mı oğlumu öldürdün? Bu dünyada hesap vermezsen bile öbür dünyada hesap verirsin” diyerek tepki gösterdi.
Tutuklama talebi reddedildi
Mahkeme heyeti ardından avukatların taleplerini aldı. Kısa bir aradan sonra kararını açıklayan mahkeme heyeti, Genelkurmay’dan gelen listede daha önce dinlenmeyen tüm sanıkların dinlenmesi için mahkemelere talimat yazılmasına karar verirken, davanın Hakkari’ye nakil isteğini ise reddetti. Mahkeme heyeti, avukatların yaptığı keşif başvurusunu kabul ederek Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazı yazılarak, Tekçi’nin köyünde kemik veya diğer delillerin araştırılmasını istedi. Mahkeme heyeti sanıklar hakkındaki tutuklama talebini reddederken, müdahillik taleplerini bir sonraki celsede değerlendirmek üzere duruşmayı 10 Mayıs tarihine erteledi.