Şahin Öner Davası İzleme Raporu – 02 Şubat 2021

Deniz Tekin –02 Şubat 2021

Mahkeme: Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesi

Esas No: 2017/ 495 

Diyarbakır Merkez Yenişehir İlçesinde, 10 Şubat 2013’te gerçekleşen bir gösteriye yapılan polis müdahalesi sırasında 19 yaşındaki Şahin Öner, zırhlı aracın çarpması ve sürüklemesi sonucunda hayatını kaybetti.  Zırhlı aracın sürücüsü sanık polis memuru Selahattin Korkmaz’ın “kasten öldürmek” suçundan müebbet hapis istemiyle yargılandığı Şahin Öner Davası’nın 12. duruşması 2 Şubat 2021 Salı günü Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleşti.

Duruşma Öncesi 

Öner davası duruşmasını izlemek için geldiğim Diyarbakır Adliyesinde iki arama noktası ve GBT (Genel Bilgi Toplama) kontrolünden geçtikten sonra ancak adliye binasına girebildim.  Daha önceki duruşmalarda alınan güvenlik önlemlerinin aksine bu kez adliye önünde sadece bir tane shortland tipi zırhlı araç bulunuyordu. Covid-19 salgını nedeniyle alınan tedbirler ve yapılan uyarılara rağmen Ağır Ceza Mahkemelerinin duruşma salonlarının önündeki banklar ve koridor, duruşmaları izlemek ya da davaları için gelen insanlarla doluydu. Davanın görüleceği Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti mesaiye başlamasına rağmen mahkemede o gün görülen davaların duruşma listesini panoya asmamıştı. Mahkeme mübaşirinden duruşmanın görüleceği saati teyit ettikten sonra saat 11.10’da görülecek olan Öner davası duruşmasının saatini beklemeye başladım. Kısa bir süre sonra Öner davası için geldiğini düşündüğüm beş çevik kuvvet polisi duruşma salonunun yanındaki bankta oturdu. İki polis ise davanın görüleceği salona girdi. Duruşma, daha öncekiler gibi aynı mahkeme salonunda görüldü ve bu kez öncekilerin aksine tam saatinde başladı.

Duruşmaya Katılım

8 Ayda 3 Mahkeme Başkanı Değişti!

Duruşmaya, Katılan avukatları ve İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi Hukuk Komisyonu Üyeleri Avukat Ercan Yılmaz, Yusuf Erdoğan ve Büşra Eylül Özgültekin katıldı. Duruşmalardan vareste tutulan sanık Selahattin Korkmaz katılmazken avukatı İbrahim Kaygusuz ise mazeret göstererek duruşmaya katılmadı.  Mübaşir, mahkeme heyetinin; sanık, katılan ve avukatlar dışında kimseyi salona almadığını söyleyerek, salonunun izleyici girişinin kapısını açmadı. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 182. Maddesindeki bazı istisnalar hariç duruşma ve celselerin herkese açık (Duruşmanın aleniliği ilkesi) olduğu düzenlemesine rağmen Covid-19 salgını gerekçe gösterilerek duruşmayı izlememiz keyfi bir şekilde engellendi. Tutanakta, duruşmanın kapalı görüldüğüne dair not da düşülmemişti.  Bu nedenle duruşmayı izlemek için gelen Mezopotamya Ajansı (MA) Muhabiri Mehmet Şah Oruç ile birlikte salona alınmadık.  Çevik kuvvet polisleri, hiçbir izleyicinin alınmadığı duruşma salonun önünde ve içinde “güvenlik” önlemi aldı.

Hakim ve Savcılar Kurulu’nun (HSK) yayınladığı Yaz Kararnamesiyle Eylül ayında Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı olarak göreve başlayan hakimin görev yerinin bir ay önce değiştiğini yerine yeni bir mahkeme başkanı olarak İbrahim Özgüngör’ün atandığını öğrendim.

Duruşmanın Seyri

Mahkeme Kalemi, Ara Karara Rağmen Müzekkere Yazmayı Unutmuş

Mahkeme heyetinin geçtiğimiz yıl Ekim ayındaki duruşmada aldığı, sanık polis Selahattin Korkmaz’ın maktul Şahin Öner’e yönelik öldürme eyleminin taksirle öldürme suçunu oluşturup oluşturmadığı konusunda rapor aldırılması için İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Trafik Kürsüsüne müzekkere yazılması ara kararının, mahkeme kalemi personeli tarafından yerine getirilmediği ortaya çıktı. Bu konuda mahkeme kalemi personelinin uyarılmasına karar verildi ve tutanağa geçirildi.

Duruşmada ilk sözü alan iddia makamı, dava dosyasındaki eksikliklerin giderilmesini talep etti. Mahkeme, duruşmaya katılmayan müşteki Mehmet Şirin Öner’i duruşmaya katılmış gibi göstererek bunu tutağa “Katılan Mehmet Şirin Öner’den soruldu: Önceki beyanlarımızı aynen tekrar dedi” şeklinde geçirdi. Duruşmada sırayla söz alan katılan avukatı Ercan Yılmaz ve Yusuf Erdoğan, mahkemede daha önce verdikleri beyanları tekrar ettiklerini belirterek, İTÜ’den bilirkişi raporu aldırılması için gerekli işlemlerin yapılmasını istedi.

 

Ara Kararlar

Yaklaşık 3 dakika süren duruşmada mahkemenin aldığı ara kararlar şöyle:

“Sanık eyleminin taksirle öldürme suçunu oluşturması ihtimaline binaen soruşturma aşamasında alınan ancak hüküm için yeterli görülmeyen bilirkişi heyeti dışında alanında uzman İTÜ Trafik Kürsüsünden bilirkişi raporu aldırılmak üzere talimat yazılmasına,

Sanık Selahattin Korkmaz müdafi Av. İbrahim Kaygusuz’un mazeretinin kabulü ile duruşma günü ve saatini UYAP’tan öğrenmesine,

Bu nedenle duruşmanın 27/05/2021 günü saat 09.10’a bırakılmasına karar verildi.”

 

Av. Yılmaz: Mahkemenin Taksir İçin Rapor İstemesi Gerekli Değil, Her Şey Açık

Duruşmadan sonrasında, İHD Diyarbakır Şubesi Hukuk Komisyonu Üyesi Av. Ercan Yılmaz,  Öner davasının geldiği aşama, mahkeme heyetlerinin değişmesi konusunda değerlendirme yaptı. Yılmaz “Şahin Öner davasında, olay ilk meydana geldiğinde üstünün kapatılması, örtülmesi için valiliğin Şahin’in ‘Patlayıcı madde atarken’ yaşamını yitirdiğine ilişkin bir açıklaması oldu. Sonrasında ortaya çıkan otopsi raporuyla aslında Şahin Öner’in vücudunda kemik kırıkları olduğu, ellerinde patlayıcı artığı bulunmadığına ilişkin tespitler olunca soruşturma makamı da bu olayın zırhlı araç çarpması sonucunda meydana geldiğini kabul ederek davayı açtı. Sanık hakkında önce ‘Taksirle öldürme’ suçundan Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan davaya yaptığı itiraz üzerine kasten insan öldürme suçundan Ağır Ceza Mahkemesi’nde açıldı. Ama şu anda davanın geldiği aşamada mahkeme suçun taksirle işlenme ihtimalini düşünerek İstanbul Teknik Üniversitesi’nden rapor talep etti. Bunun gerekli olmadığını düşünüyoruz. Çünkü hem otopsi raporunda hem dosya içerisinde daha önce alınan ATK (Adli Tıp Kurumu) raporlarında Şahin’in nasıl öldürüldüğü ve Şahin’in ellerini yukarı kaldırıp hareketsiz bir şekilde polis aracının önünde durmasına rağmen zırhlı aracın onu ezip geçtiğine ilişkin tanık beyanları var.  Bu tanıklar olay yerinde yapılan keşifte de aynı beyanlarda bulundu.

Failinin kamu personeli olduğu ceza soruşturmalarının büyük çoğunluğunda olduğu gibi burada da cezasızlık ihtimali karşı karşıyayız. Biz dosyanın taksirle öldürme şeklinde değerlendirilemeyeceğini burada en kötü ihtimalle olası kasıt olduğunu düşünüyoruz. Sanık polisin kasten öldürmeden ceza alması gerektiğini düşünüyoruz.  Çünkü sanık polis memurunun yıllarca zırhlı araç sürmesinden dolayı bir insanın zarar görmemesi için ekstra bir özen göstermesi gerekiyor. Dosyanın cezasızlıkla sonuçlanmaması için elimizden geleni yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz”dedi.

Yayınlanma tarihi

13 March 2021

Kategori Listesi