Ozan Devrim Yay – 9 Aralık 2021
Mahkeme: Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesi
Esas No: 2021/80
3 Ekim 1993 tarihinde Muş’un Korkut ilçesine bağlı Vartinis (Altınova) beldesinde “yasa dışı örgüte yardım ve yataklık” ettikleri iddiasıyla evlerinin ateşe verilmesi sonucunda aynı aileden 9 kişinin yakılarak yaşamını yitirmesi ile ilgili Muş’ta açılıp güvenlik gerekçesiyle Kırıkkale’ye nakledilen davada Bülent Karaoğlu hakkında verilen beraat kararının Yargıtay temyiz incelemesi ile 2021 yılında bozulması sonucu Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden görülmeye başlayan davanın 21 Eylül 2021’de görülen ilk duruşmasında sanık Bülent Karaoğlu için tutuklama kararı çıkmıştı. Ancak 4 Kasım tarihindeki ikinci duruşmada, yakalama kararının halen infaz edilmediği görülüp dava 9 Aralık 2021 tarihine ertelenmişti.
Duruşma Öncesi
Duruşmanın yapılacağı 14:15 saatinden 15 dakika önce hazır olduğumuz Kırıkkale Adliyesinde 1. Ağır Ceza Mahkemesi duruşma salonunun önünde Öğüt ailesinden sağ kalan tek üye Aysel Öğüt ve diğer katılanlar Abdullah Öğüt, Murat Öğüt ve Nurullah Öğüt bekliyorlardı. Katılan vekillerinden gelen yoktu. Öğüt ailesi mensupları, vekillerin SEGBİS ile katılacakları bilgisini verdiler. Bekleme alanında polis yelekli sivil giyimli iki polis memuru bulunuyordu. Olağan dışı bir güvenlik önlemi gözlenmedi. İnsan Hakları Derneğinden, Türkiye İnsan Hakları Vakfından ve Yaşam Bellek Özgürlük Derneğinden birer temsilci de bekleme alanındaydı. Bu duruşmada basından temsilci yoktu. Resmi görevliler dahil, maske ve benzeri pandemi önlemlerine uymayanların çoğunlukta olduğu, herhangi bir uyarı yapılmadığı görüldü.
Saat 14:15’te başlaması gereken duruşma için salona çağrı saat 14:35’te yapıldı.
Duruşma Salonunun Görünümü ve Duruşmaya Katılım
Duruşma Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesinin duruşma salonunda görüldü. Duruşma salonuna girişte herhangi bir engelleme ile karşılaşmadık.
Mahkeme heyet başkanının Covid-19 salgını nedeniyle maske takması, genelde alçak bir ses tonuyla konuşması, ses sisteminin açılmaması ve SEGBİS sisteminden elektronik gürültü gelmesi nedeniyle, mahkeme heyetinin ve savcının konuşmaları izleyici sıralarından çoğunlukla güçlükle anlaşılıyordu.
Hakkında tutuklama kararı çıkarıldığı halde karar infaz edilmediği için, tek sanık olan Bülent Karaoğlu duruşmaya katılmadı. Sanık vekilleri de mazeret bildirerek duruşmaya katılmadı. Sanık vekillerinden SEGBİS ile bağlantı sağlanan herhangi bir kişi de olmadı.
Katılan tarafından Aysel Öğüt, Abdullah Öğüt, Nurullah Öğüt, Murat hazırdı. Katlan vekillerinden Av. Kadir Karaçelik ve Av. Fuat Özgül, Muş 1. Asliye Ceza Mahkemesi duruşma salonunda SEGBİS aracılığıyla hazırdı. Katılanlar sosyal mesafe gereği izleyici sıralarına oturtuldu. Duruşma salonunda duruşma boyunca herhangi bir polis memuru bulunmadı.
Mahkeme heyeti, Başkan Sibel Cengiz, üyeler Mehmet Feyyaz Baydar ve Yusuf Kasapoğlu’ndan oluşuyordu.
Duruşmaya Dair
Duruşma salonuna girdiğimizde mahkeme heyeti salonda hazırdı. Katılanların ve izleyicilerin yerlerini almasıyla heyet başkanı duruşmaya hemen başladı.
Mahkeme heyeti başkanı, sanık Bülent Karaoğlu’yla ilgili yakalama emrinin halen infaz edilmediği bilgisini verdi. Diğer yazışmalarla ilgili de bilgi verildikten sonra katılanlara söz verildi.
İlk olarak söz alan Abdullah Öğüt, sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını talep etti. Zaman aşımı riskini hatırlattı. Sanığın yakalanması için asker, jandarma ve gerekli diğer kurumlara yazı yazılmasını, sanığın yakalanarak tutuklanması için gerekli etkin işlemlerin yapılmasını talep etti.
İkinci olarak söz alan Murat Öğüt, sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını talep etti. Duruşmalara Bursa’dan geldiği için zorluk yaşadığını ifade ederek, bundan sonraki duruşmalara Bursa Adliyesinden SEGBİS ile katılma talebini dile getirdi.
Üçüncü olarak söz alan Aysel Öğüt, bir sayfalık yazılı ifadesini heyete sundu. Yazılı ifadesinin salonda da okunmasını talep etti ancak bu talep reddedildi. Aysel Öğüt “Dilekçemdeki ifadeleri tekrar ederim. Sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum. Davanın zaman aşımına uğramamasını istiyorum. Duruşmalara katılmak için çok uzaktan (Muş’tan) geliyorum. İki çocuğum var, çok zorlanıyorum. Daha ne kadar böyle sürüneceğim;” dedi. Mahkeme heyeti başkanı bu sözler üzerine müdahala ederek “duruşmalara katılma zorunluluğun olmadığı” yanıtını verdi. Aysel Öğüt son olarak “Sanık neden tutuklanmıyor?” sorusuyla ifadesini sonlandırdı.
Son olarak söz alan Nurullah Öğüt ifadesinde , “Olay günü olan 3 Ekim 1993 günü Muş Cumhuriyet Savcısı cenazeleri yerinde gördü. Dört tarafına doğru dönerek ‘Bunu kim yaptı?’ diye sordu. Halk ‘Askerler yaptı’ deyince savcı yere çökerek ‘Allah böyle askerin de böyle devletin de cezasını versin’ diyerek ağlamaya başladı. Sonra ayağa kalkıp halka dönerek ‘Ben bunlara karşı bir şey yapamıyorum’ dedi. Cenazelerin kimin olduğunu sordu. Babam Mehmet Eşref Öğüt ‘bizimdir” deyince, yanına iki şahit alarak gelip ifade vermesini istedi. Bunun üzerine babam, olayın şahitlerinden olan Cemil Demir ve Cındi Tör ile birlikte 4 Ekim 1993 günü cumhuriyet savcısına giderek ifade verdi ve sanıktan şikayetçi oldu.”, “Cumhuriyet Savcısı olayı gördü, her evden duman yükseldiğini gördü, gördükleri üzerine ‘Allah böyle askerin de devletin de cezasını versin’ diyerek ağladı”, “Savcılığa ifadeler verildikten bir hafta sonra savcı yüzbaşı Bülent’i çağırarak ‘senden şikayetçi olanlar var’ dedi. Bunun üzerine yüzbaşı savcıyı tehdit etti. Daha sonra yüzbaşı Bülent Karaoğlu, Cemil Demir ve Hanefi Akyıldız’ı alarak göle götürdü, başlarına silah dayayarak, şikâyet dilekçelerini geri çekmezlerse başlarına sıkıp göle gömmekle tehdit etti. İki gün sonra aynısını Cındi Tör’e de yaptı. Bu kişiler bunları mahkemede anlattı, bunlar 70li yaşlarında kişiler.”, “Bülent Karaoğlu bölgemizde görev yaptığı sürece kamu düzenini bozdu. Üç yıl boyunca hâkime, savcıya, kaymakama ‘Özür dileyin, evinize gidin, bir şey yapamazsınız’ dedi.”, “Ben o zaman 17 yaşındaydım. Köyün terörle herhangi bir irtibatı olmadı. Asıl terörize eden Bülent Karaoğlu’ydu. O zamanlar 30 yaşında cahil bir subaydı. Yaptıkları da bugüne dek yanına kâr kalmıştır.”, Sanığın mal varlığına el konulmasını, rütbelerinin kaldırılmasını, Bulgaristan vatandaşlığı varsa Türkiye vatandaşlığından çıkarılmasını talep ediyorum.”, “Devlet Altınova’dan özür dilemeli, halkın zararlarını tazmin etmelidir, her evden bir kişi kamuda işe alınmalıdır.”, “Yüzbaşı Bülent Karaoğlu’nun tek yaptığı bu değildi. Bir vatandaşı başından vurarak felç olmasına sebep oldu. O dönem bölgede kaybolan insanların kaybından Bülent Karaoğlu’nun sorumlu olduğundan yüzde yüz eminiz.”, “Olaydan sonra alay komutanına babamla birlikte gidip konuştuk. Komutan ‘Benden de destek kuvvet istemişti. Biz halka zarar gelmesin istiyorduk ama bu şerefsiz öyle bir şey yaptı ki devlet bunun altından kalkamayacak’ dedi.”, “Alay komutanı, kaymakam, vali bizim yanımızdaydı ama bir şey yapmaları engellendi.” dedi.
SEGBİS ile Muş 1. Asliye Ceza Mahkemesi ile kurulmuş olan SEGBİS bağlantısında katılan vekilleri Av.Kadir Karaçelik ve Av.Fuat Özgül’ün hazır bulunduğu görüldü. Mazeret bildirerek SEGBİS’le katılma talebinde bulunan Av.Kadir Karaçelik’e söz verildi.
Av.Kadir Karaçelik zaman aşımı riskine bir kere daha vurgu yaptı. “Zamanında tutuklama talebimiz reddedildiği için korktuğumuz oldu ve sanık yakalanamadı. Arama faaliyetlerinin etkin yapılması için ek işlemler yapılmasını talep ediyoruz. Bu mahkemede, kamuoyunun da takip ettiği önemli bir dava görülmekte. Bu nedenle Interpol’den Kırmızı Bültenle arama kararı çıkarılması için Adalet Bakanlığına ivedi olarak müzekkere yazılmasını talep ediyoruz.”, “Biri hamile olan 9 kişi feci şekilde katledildi. Yani aslında can kaybı 10 kişi. Ama failler pek çok güç tarafından korundu. Yargıtayın bozma kararına rağmen mahkeme sanık için adli kontrole dair hiçbir tedbir almamıştır. Evde yakalamaya dair dahi çalışma yapılmadığına inanıyoruz. Tüm istihbarat birimlerine yazı yazılarak etkin arama yapılmasını talep ediyoruz.” dedi.
Katılanların ve vekillerin taleplerinin değerlendirilmesi için duruşmaya saat 14:58’de ara verildi.
Saat 15:27’de tekrar çağrı yapılarak duruşmaya devam edildi.
Katılan vekili Av. Fuat Özgül’ün SEGBİS ile katılım talebi usule uygun yapılmadığı gerekçesiyle reddedildi ve kendisine söz verilmedi.
Mahkeme heyetinin verdiği ara kararlarda:
* Katılanların SEGBİS ile katılım talepleri reddedildi. Heyet başkanı “duruşmalara katılma zorunluluklarının olmadığını” bir kere daha ifade etti.
* Sanığın mal varlığının dondurulmasına dair talep reddedildi.
Ara karar okunurken katılanlar ayağa kaldırıldı.
Duruşma boyunca mahkeme heyeti başkanı zaman zaman “ifadenin toparlanması”nı söylemek ya da katılanların ifadelerine cevap vermek için sözlerini keserek müdahale ettiği görüldü.
Duruşma saat 15:30’da sona erdi.
Duruşmanın 27 Ocak 2022 günü saat 14:30’a ertelenmesine karar verildi.
Duruşma Sonrası
Duruşma sonrasında herhangi ek bir güvenlik tedbiri uygulanmadı. Katılanlar, adliye dışında, izleyici kurum temsilcilerine davanın zaman aşımına uğraması riski ile ilgili kaygılarını bir kere daha ifade ettiler.