Deniz Tekin – 26 Ekim 2023
Mahkeme: Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesi
Dosya No: 2019/156 Esas
Hakkari’nin Yüksekova ilçesine bağlı Güngör Mahallesi’nde 17 Temmuz 2017 tarihinde Yüksekova İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne gelen ihbar üzerine Necmettin Fendik’in evine baskın yapıldı. Baskın sırasında polis Ali Fuat Kansız tarafından ateşlenen silah sonucu yaralanan ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden Necmettin Fendik’in öldürülmesine ilişkin davanın 17.duruşması 4 Ekim 2023 tarihinde Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Duruşma Öncesi
Yüksekova’da adliyeye erişim merkezde yaşayanlar için oldukça kolay. Adliyenin bahçesinde, girişinde ve Ağır Ceza Mahkeme salonunun bulunduğu 2’nci katta, ağır silahlar ile bulunan Jandarmalar ise dikkat çekiyor. Büyük bir bina olmadığı için mahkeme salonuna erişim de zor değil.
Saat 10.30’da duruşma salonunun önünde Necmettin Fendik’in eşi Kudret Fendik ve kızları Çimen Fendik bulunuyordu. Saat 10.50’de başlaması gereken duruşmanın gecikeceğinin bilgisini alan aile durumdan şikayet ederek katıldıkları tüm duruşmaların bu şekilde öğleden sonraya kaldığını, bazen duruşma saatinden 3-4 saat sonra görüldüğünü aktardı.
Duruşma salonunun koridorunda davayı izlemek için gelen diğer bekleyenler de durumdan epey şikayetçiydi. Başka bir dava için Jandarma tarafından elleri kelepçeli bir şekilde bekleyen bir kişinin yanındaki iki kolluk kuvveti ise sık sık mübaşir ile tartışıp aceleleri olduğunu, daha ne kadar bekleyeceklerini sorup duruyor.
Öğle arasından sonra duruşmaların görüleceğine dair mübaşir koridorda bekleyen herkese haber verdi. Fendik ailesi ise bir şeyler yiyebilmek için önce adliye kantinine fakat yer bulamayınca adliye dışında bir kafeye gitti.
Adliye içerisinde telefon şebekesi çekmediği için her seferinde adliye dışına çıktıktan sonra dönerken üst ve çanta araması, kimlik sorgulaması ve basın kimliği soruldu.
Duruşma Salonu ve Katılım
Saat 10.50’de başlaması planlanan duruşma 14.15’te gerçekleşti.
Duruşma salonuna alınırken basın kimliğim tekrar soruldu. Duruşma boyunca erkek bir polis yanımda bekledi.
Duruşmaya Çimen Fendik ve Kudret Fendik ile Fendik ailesinin vekili Av. Erhan Çiftçiler katıldı.
Duruşmadaki Gelişmeler
Heyet değişikliği nedeniyle önceki zabıtlar okundu.
Mahkemenin bir önceki celsesinde, 1 nolu ara kararı uyarınca dosyanın Cumhuriyet Savcılığına tevdii edilerek, varsa tevsi tahkikat taleplerini bildirmeleri, yoksa esas hakkındaki mütalaalarını sunmaları istenmişti.
Sanık müdafii Av. Ahmet Tula’nın başka bir şehirde bulunan duruşmasından ötürü mazeret bildirerek duruşmaya katılım sağlamadığı görüldü. Av. Ahmet Tula tarafından 3 sayfa savunma dilekçesi sunulmuştu. Sanık Ali Fuat Kansız’ın ise 04.10.2023 tarihli celseden vareste tutulması, bir sonraki celsede ise yerleşim ve görev yeri olan İstanbul / Bakırköy Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi tarafından SEGBİS yoluyla ve müdafii nezaretinde ifadesinin alınması üzere talepte bulunuldu.
Talepler
Kudret ve Mizgin Fendik’in önceki beyanlarını tekrar ettiklerini şikayetçi olduklarını belirtmelerinden sonra katılan avukatı Erhan Çiftçiler söz aldı.
Av. Erhan Çiftçiler savunmaya başlamadan önce SEGBİS kaydı istedi. Mahkeme heyeti ise cihazın yeni değiştiğini ve açılmasının zaman aldığını belirtti. Cihazın açılmasından sonra Av. Erhan Çitçiler tekrar söz aldı.
Av. Erhan Çiftçiler, dosyada bulunan bilirkişi raporunun problemli olduğunu belirterek söze başladı. Polislerin hazırladığı bilirkişi raporuna göre ‘’kurşunun kemikte yön değiştirebileceği’’ iddiasının Adli Tıp Uzmanları (ATK) tarafından ele alınmasını talep etti. Silahın uzun namlulu ve yakın mesafeden ateşlendiğini hatırlatan Av. Erhan Çiftçiler keşif raporu kapsamında heyete sorular sordu.
Av. Erhan Çiftçiler, “Bu davada keşif raporu için senelerce uğraştık. Soruşturma savcısı operasyona katılan hiç kimsenin silahını soruşturmadı. Hiçbir delili toplamadı. Svap örnekleri almadı, kurşun muhafaza edilmedi. Bu mantık tam olarak ‘Ölen Kürtse ölsün mantığı’. Peki ya kazayla vefat eden bir polis memuru olsaydı mahkeme heyetinin tavrı böyle mi olacaktı?” diye sordu.
İlk dinlenen tanıklar da sanık Ali Fuat Kansız’ın pozisyonun tarif edilmediğinin altını çizen Çifçiler, olayın çözüme gidilmesi için kurşunun giriş ve çıkış yönünün uzmanlar tarafından incelenmesi gerektiğini belirterek raporların ve beyanların ATK tarafından incelenmesini talep etti. Aynı zamanda Av. Erhan Çiftçiler, dosyanın hukuk bilirkişilerine gönderilmesini de talep etti.
Savcı Mütaalası
Sanığın TCK’nın 85/1, 53/6 maddesi gereğince cezalandırılmasını tekrar eden savcı mütaalasında sanığın eylemini taksirle gerçekleştirmiş olduğunu, oluşa ve toplanan tüm delillere göre sanığın olası tüm riskleri de göz önünde bulundurması gerekirken dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket ettiğini ve taksirle ölüme neden olma suçunu işlediği sabit olduğunu belirtti.
Ara Kararlar
2021 yılı Şubat ayı tarihinde Necmettin Fendik’in ölümüne ilişkin, İstanbul 42’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından hazırlanan “Bilirkişi Kurulu Raporu” halen dosyanın en büyük dayanağı.
Tanık polislerin, sanık Ali Fuat Kansız’ın savunmasını “destekler” nitelikte beyanlarda bulunduğu belirtilen raporda, öldürme olayının bir devlet görevlisi tarafından işlenmiş olması nedeniyle savcılık tarafından etkin bir soruşturma yapılması gerekli olduğu vurgulanmıştı. Raporda, “Cumhuriyet Savcısının olaydan sonra soruşturma aşamasında olay yerine gitmesi, burada şüpheli, müdafi, tanıklar, müşteki, müşteki vekili ve konunun uzmanı ile birlikte olayın hemen akabinde, tarafların iddiaları doğrultusunda, olayın başlangıcından sonuna kadar uygulamalı olarak yer gösterme işlemi yaparak kayda alabileceği” ve savcılığın sanık Ali Fuat Kansız’ın iddialarını araştırarak, silahın ateş aldığı yer, atış mesafesi, mermi yolu, başka atışın yapılıp yapılmadığı ve atış açısı hususlarının araştırılması gerektiği ifade edildi.
Taleplerinde sık sık İstanbul 42’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından hazırlanan, Bilirkişi Kurulu Raporu’nu hatırlatan katılanlar vekili Erhan Çiftçiler’in dosyanın hukuk bilirkişilerine gönderilmesine ilişkin talebi davanın esasına etkili olmayacağı gerekçesiyle reddedildi.
Avukatın beyanları doğrultusunda dosyanın, raporların ve beyanların ATK tarafından incelenmesi talebi kabul edildi. Dosyanın bir bütün halinde İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından değerlendirilerek dosyanın temel meselesi olan ‘’kurşunun girdiği ve çıktığı yönde herhangi bir seyir yönü değişikliği olup olmadığı’’ incelenmesine karar verildi.
Sonuç olarak;
-Sanık ve sanık müdafiine esas hakkında savunma yapmak üzere bir sonraki celseye kadar süre verilmesine,
-Katılanlar vekili Av. Erhan Çiftçiler’in dosyanın hukuk bilirkişilerine gönderilmesine ilişkin talebinin davanın esasına etkili olmayacağı ve mahkememizce yapılması gereken hukuki değerlendirmeleri için bilirkişi raporu aldırılmasına gerek olmadığı anlaşıldığından bu yöndeki talebinin reddine,
-Katılanlar vekili Av. Erhan Çeliker’in dosyanın Adli Tıp Kurumuna gönderilmesine yönelik talebinin kabulü ile; dosyanın kül halinde İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilerek maktule giren kurşunun giriş yönü ve çıkış yönünün açıklanması ile kurşunun girdiği ve çıktığı yönde herhangi bir seyir yönü değişikliği olup olmadığı, herhangi bir kemiğe çarpması neticesinde yön değiştirip değiştirmediğinin dosyadaki mevcut otopsi raporları ve diğer belgeler ışığında oluşturulacak olan mütalaa rapor yazısının mahkememize gönderilmesinin istenilmesine karar verildi.
Etkin bir soruşturma yapılmadığı raporlar ile sabit olan dosyada daha önce heyetin değişmesi ve İstanbul 42’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından hazırlanan Bilirkişi Kurulu Raporu ve 21 Kasım 2022 tarihinde hazırlanan Keşif Yeri Raporu da göz önüne alınınca Adli Tıp Kurumu’ndan gelecek rapor ile davanın sona yaklaştığı izlenimini veriyor.
Bir sonraki duruşma 19 Şubat 2024 günü saat 13.30’da görülecek.