Hrant Dink Davası İzleme Raporu – 27 Mart 2024

Canan Coşkun – 27 Mart 2024

Mahkeme: İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi 

Esas No: 

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in 2007’de suikastle öldürülmesine ilişkin kamu görevlilerinin yargılandığı davada hükmün Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından bozulmasından sonra 15 sanık hakkında yargılama 1 Kasım 2023’te yeniden başladı.

On yedi yıllık yargılamada 1 Kasım 2023’teki duruşmada Cumhurbaşkanlığı’nın davaya katılma talebi kabul edildi.  10 Ocak’taki ikinci duruşmada Dink ailesi avukatları Genelkurmay Başkanlığı’ndan 24 Şubat 2004’te İstanbul Valiliğinde MİT görevlilerinin Dink ile görüşmesine ilişkin belgelerin istenmesini, görüşmedeki MİT görevlileri ile İstanbul Vali Yardımcısının tanık olarak dinlenmesini talep etmişti fakat taleokeri reddedilmişti.27 Mart’ta görülen üçüncü duruşmada mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Gazi Günay, Hasan Durmuşoğlu, Muharrem Demirkale, Okan Şimşek, Osman Gülbel, Veysal Şahin, Yavuz Karakaya’nın tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Sanık Ali Öz hakkındaki ev hapsi kararının devamına ve bazı sanıklar hakkındaki adli kontrollerin devamına karar verdi. Dönemin Trabzon İstihbarat Şube Müdürü Faruk Sarı hakkındaki yakalama emrinin infazının beklenmesine hükmeden heyet, dosyanın mütalaasını hazırlaması için savcılığa gönderilmesine karar verdi. Mahkeme, soruşturmanın genişletilmesiyle ilgili talepleri bir önceki celse reddettiği için bu duruşma dile getirilen taleplerle ilgili karar verilmesine yer olmadığına hükmetti. Duruşma 31 Mayıs’a ertelendi.

Duruşma Öncesi

Duruşma öncesi gazeteciler ile Hrant’ın Arkadaşlarından iki kişi duruşmayı takip etmek için İstanbul Çağlayan’daki Adalet Sarayı’nın ikinci katındaki İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi önünde bekledi. Mahkeme salonunun bulunduğu koridor barikatlarla kesilmiş olsa da giriş çıkışlar kısıtlanmadı.

Duruşma Salonu ve Katılım

Duruşmayı adliye muhabirleri, gazeteciler ve Hrant’ın Arkadaşlarından iki kişiyle birlikte, Hafıza Merkezi ve Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) dava gözlemcileri ve Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu da davayı izledi. İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşma başka şehirlerdeki cezaevlerinde bulunan sanıkların Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) duruşmaya katılımının sağlanması nedeniyle planlanan saatinden 40 dakika sonra başladı. 

Duruşmaya Dair

Gecikmeli başlayan duruşmaya tutuklu sanıklar Gazi Günay, Okan Şimşek ve Veysal Şahin salondan katıldı. Sanıklar Hasan Durmuşoğlu, Muharrem Demirkale, Osman Gülbel, Yavuz Karakaya, Şükrü Yıldız, Onur Karakaya, Mehmet Ayhan, Ali Öz, Mehmet Ali Özkılınç, Bekir Yokuş ve Volkan Şahin de Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi duruşma salonunda başlayan duruşmada ilk olarak Mahkeme Başkanı açıklama yaptı. Başkan, esas hakkındaki mütalaanın açıklanmasının beklendiğini ancak hazırlanmadığı için yalnızca tutukluluk halleriyle ilgili beyanların alınacağını duyurdu. Savcı ise tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına karar verilmesini talep etti. Daha sonra tutuklu sanık Hasan Durmuşoğlu’na söz verildi. 

Durmuşoğlu, üzerine atılı suçu reddederek kaçmadığını ve saklanmadığını söyledi. Tahliyesini talep eden Durmuşoğlu, ailesinin yanında olmak istediğini kaydetti. 

Daha sonra Muharrem Demirkale’ye söz hakkı verildi. Demirkale, daha önceki taleplerini yenilediğini belirterek, savcının tutukluluğun devamı yönündeki mütalaasına itiraz ettiğini söyledi. 

Demirkale’den sonra Osman Gülbel’e söz verildi. Gülbel, üzerine atılı suçu kabul etmeyerek tutuksuz yargılanmayı istedi.

Gülbel’den sonra Yavuz Karakaya söz aldı. Karakaya, hakkındaki iddiaların çarpıtıldığını, lehine olan delillerin görmezden gelindiğini savundu. Cinayetle ilgisi olmadığını aktaran Karakaya tahliyesini talep etti. 

Karakaya’dan sonra salonda bulunan tutuklu sanık Veysal Şahin söz aldı. Şahin, şunları söyledi:

“Bu elim cinayetten altı ay önce Yasin Hayal’in akrabası Coşkun İğci’nin ilettiği istihbari bilgiyi üstlerimize aktardık. Okan Şimşek, İğci’nin verdiği bilgileri Metin Yıldız’a aktardı. Yıldız, Hayal’in 2004 yılında yaptığı eylemi hatırlatarak aşırı sağ masasına iletmemizi istedi. Biz kaçakçılık suçlarına bakıyorduk. Sabah göreve başladığımızda Okan Şimşek aşırı sağ masasından Hüseyin Yılmaz’ı odamıza çağırdı. Bu bilgileri aktardıktan sonra toplantıya geçildi. İstihbarat değerlendirme merkezinde günlük yapılan toplantıya ben katılamıyordum. Metin Yıldız bu bilgileri toplantıda Ali Öz’e aktarmış. Bundan sonra bana bu olayı araştırmam için hiçbir talimat verilmedi. Görevim elde ettiğim bilgileri amirime iletmektir. Bir toz zerresi kadar bu cinayetle ilgim yok. Bu toplantılarda bilgiler değerlendirilir, görevlendirmeler yapılırdı. Oradan tayinim çıktıktan sonra Bolu’da ifadeye çağrıldım. Bolu cumhuriyet savcısına her şeyi anlattım. Bir gün önce alınmış bilgiyi bize bir gün sonra gibi yansıttılar. Bunun haricinde ne Ogün Samast’ı ne Erhan Tuncel’i ne Yasin Hayal’i ne de sanıkların adını duydum. Bu şahıslarla irtibatlı gösteriliyorum, keşif yapmış gibi gösteriliyorum. Ben bu cinayetin hiçbir safhasında bulunmadım. İstihbari bilgiyi saklamadım. Bilgiyi aldığımız anda aktardık. Bu cinayeti planlayanları, azmettirenleri ve İstanbul jandarmadaki sanıkları tanımıyorum. Ali Öz beni dışarıda görse tanımaz. Hayatımızı kararttılar.”

Şahin’den sonra Gazi Günay söz aldı. Günay, sözlerine anayasal suç işlemediğini belirterek başladı. Günay, “Üç yıl önce bu salona gelmeye başladım. Mahkeme salonunda tutuklandım. Kaçma şüphem yok. Hiçbir örgütle bağlantım yok. Takdir mahkemenindir” diyerek tahliyesini talep etti.

Günay’dan sonra salondaki diğer tutuklu sanık Okan Şimşek söz aldı. Şimşek şöyle konuştu:

“Bilgileri öğrendikten sonra akşam saatlerinde Veysal Şahin’le birlikte Metin Yıldız’a bilgileri aktardık. Bilgileri aşırı sağ unsur komutanı Hüseyin Yılmaz’a vermemiz gerektiğini söyledi. Ben de değerlendirme toplantı öncesinde Hüseyin Yılmaz’a bilgileri verdim. Toplantıdan sonra şube müdürü Metin Yıldız odasına çağırıp bu bilgileri not aldı. Hüseyin Yılmaz’ı odama çağırıp aynı bilgileri ona da verdim. Bana verilen diğer göreve devam ettim. Bu görevle ilgili İstanbul’a geldik. Trabzon’dan gelmişiz ya emniyete ya jandarmaya gideceğiz. Ben de Şeref Ateş’le görüştüm. Bakırköy’de olduğumuzu gösteren HTS raporu yanlıştır. Benim yedi sülalemi araştırsanız FETÖ’yle bağımız yoktur. Beş yıla yakındır tutukluyuz. Kimseye derdimizi anlatamıyoruz. Tahliyemi talep ediyorum.”

Şimşek’ten sonra SEGBİS kaydıyla duruşmaya katılan Mehmet Ayhan söz aldı. Ayhan, “Olayın akabindeki gelişmeler, telefon tapeleri, suçsuzluğumuzu gösteren belgelere rağmen sanığım. Erhan Tuncel’in beyanıyla suçlanıyoruz. Kendi isteğiyle emekli olmuş bir polisim. Örgütle herhangi bir bağım yok, yargılama sonunda beraatimi talep ediyorum” dedi. 

Duruşmaya SEGBİS’le katılan sanık Şükrü Yıldız da yurtdışı çıkış yasağının kaldırılmasını istedi. 

Yıldız’dan sonra söz alan sanık Ali Öz ise, ev hapsinde tutulduğunu hatırlatarak adli kontrol şartının kaldırılmasını talep etti. 

Duruşmaya SEGBİS’le katılan sanıklar Mehmet Ali Özkılınç, Bekir Yokuş, Volkan Şahin ve Onur Karakaya da mahkemeden bu aşamada bir taleplerinin olmadığını söyledi.

Sanıkların tutuklulukla ilgili beyanlarının tamamlanmasından sonra avukatlarına söz hakkı verildi. Okan Şimşek’in avukatı müvekkilinin tahliyesini talep ederek, “Bu ülkede Çetin Emeç ve Uğur Mumcu öldürüldü. Hiçbirisinin ölümünün ardından bunun anayasayı ortadan kaldırma suçlaması yöneltilmedi. Dışarıya çıkıp ‘Hepimiz Hrant’ız hepimiz Ermeni’yiz’ diye bağırınca bu nasıl anayasayı ortadan kaldırmaya teşebbüs oluyor” diye sordu. Avukatların beyanından sonra 12.15’te duruşmaya 10 dakika ara verildi.

Ara Kararlar 

Ara karar için verilen ara 12.30’da bitti. Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Gazi Günay, Hasan Durmuşoğlu, Muharrem Demirkale, Okan Şimşek, Osman Gülbel, Veysal Şahin, Yavuz Karakaya’nın tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Sanık Ali Öz hakkındaki ev hapsi kararının devamına ve bazı sanıklar hakkındaki adli kontrollerin devamına karar verdi. Dönemin Trabzon İstihbarat Şube Müdürü Faruk Sarı hakkındaki yakalama emrinin infazının beklenmesine hükmeden heyet, dosyanın mütalaasını hazırlaması için savcılığa gönderilmesine karar verdi. Mahkeme, soruşturmanın genişletilmesiyle ilgili talepleri bir önceki celse reddettiği için bu duruşma dile getirilen taleplerle ilgili karar verilmesine yer olmadığına hükmetti. Duruşma 31 Mayıs’a ertelendi.


Yayınlanma tarihi

7 April 2024

Kategori Listesi

Etiket Listesi