Yazarlar: Mehmet Uçum, Mihdi Perinçek, Tahir Elçi, Levent Pişkin, Ufuk Uras, Nimet Tanrıkulu, Eren Keskin
TESEV Demokratikleşme Programı faili meçhul ve siyasi kayıp yargılamalarına ilişkin güncel gelişmeleri incelediği bir rapor yayımladı. “Geçmişle Yüzleşme ve Mevcut Davalar” başlıklı rapor bu çerçevede ortaya konacak hukuki mücadeleye ilişkin kavramsal ve yöntemsel önerilerde bulunuyor.
Geçmişle yüzleşme alanında mücadele yürüten hukukçu ve aktivistler tarafından hazırlanan yazılardan oluşan rapor faili meçhul cinayetlerde devletin rolü ve sorumluluğu, siyasi kayıplara dair uluslararası hukukun uygulaması ve Türkiye’nin yükümlülükleri, 12 Eylül Davası, Temizöz ve JİTEM davaları, Diyarbakır Cezaevi komisyonu çalışmaları, Susurluk olayları ve insanlığa karşı suçları konu alıyor.
Raporun hazırlanma sürecinde, değişime ve geçmişle yüzleşmeye yönelik meşru toplumsal taleplerden yola çıkıldı. Bu bağlamda, faili meçhuller, siyasi kayıplar ve geçmişle hesaplaşma alanında çalışan, bu süreçlerde rol oynayan aktörlerin deneyimlerini aktarmaları istendi.
Mehmet Uçum yazısında, geçmişle hesaplaşma sürecinde “hukukun rolü” ve “politik hukuk” değerlendirmesi üzerinde duruyor. Adaletin, siyasî yapıların ve aktörlerin, toplumsal dinamiklerin ve yargı yerlerinin devrede olduğu bir süreçte sağlanabileceği vurgusu üstünde yoğunlaşan yazı, hesaplaşma sürecinde yapılması gerekenlere dair bir yol haritası niteliğinde.
Mihdi Perinçek, Diyarbakır İnsan Hakları Derneği deneyimlerinden yola çıkarak, Türkiye’nin faili meçhul cinayetler ve siyasi kayıplara dair uluslararası hukuktan doğan yükümlülüklerini ayrıntılı bir biçimde ele alıyor. Türkiye’nin sorumluları yargılama yükümlülüğü ve akabinde telafi edici haklara dair uluslararası yükümlülükler sistematik bir biçimde ele alınıyor.
Diyarbakır’da görülmekte olan Temizöz ve Diğerleri Davası’nın müdahil avukatı ve Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, adı geçen dava, JİTEM ve 90larda işlenen faili meçhul cinayetlerden yola çıkarak yakın geçmişte gerçekleştirilen ağır insan hakkı ihlallerinin soruşturma/ma sorununa dair tarihsel bir perspektif sunuyor.
TESEV Demokratikleşme Programı’ndan Levent Pişkin, geçmişle hesaplaşma perspektifinde, 12 Eylül yargılamasına dair politik ve hukuki bir değerlendirme sunuyor. Yargılamanın geçmişle hesaplaşma sürecinde örnek teşkil edecek bir altyapı sunması için yapılması gerekenler üzerinde yoğunlaşıyor.
Susurluk skandalı sırasında “Sürekli Aydınlık İçin Bir Dakika Karanlık” eylemlerinin mimarlarından 23. Dönem milletvekili Ufuk Uras, Susurluk Türkiye’sini ve o dönemki mücadele deneyimine dair eleştirel bir bakış açısıyla rapora katkıda bulunuyor.
Adeta bir “hakikat komisyonu” işlevi gören Diyarbakır Cezaevi Gerçeğini Araştırma ve Adalet Komisyonu deneyimini aktaran Nimet Tanrıkulu, Türkiye’de ilk sayılabilecek bu deneyimin yani “sivil” bir hakikat komisyonunun ortaya çıkışını, çalışma ilkelerini ve tarzına dair deneyimlerini aktarıyor.
Son olarak Avukat Eren Keskin’le yapılan röportaj “insanlığa karşı suç” üzerinde şekillenirken, bu tasnifin iç hukukta ve uluslararası hukuktaki yeri ve uygulaması hakkında çarpıcı bilgiler içeriyor.