Hatay’da Gezi Parkı protestoları sırasında, başına isabet eden biber gazı kapsülüyle yaşamını yitiren Abdullah Cömert’in ölümüyle ilgili Balıkesir 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, sanık polis memuru A.K., ’kastın aşılması suretiyle adam öldürmek’ suçundan 13 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme heyeti, sanığın polis memuru olması, SEGBİS ile yapılan duruşmalara katılması, delilleri karartma ihtimalinin bulunmaması, sabit adresinin olması, adli kontrol tedbirinin yeterli olacağını göz önüne alarak takdiren tutuklanmasına yer olmadığını kararlaştırdı.
Hatay’da Gezi Parkı protestoları sırasında zırhlı araçtan attığı gaz fişeğiyle Abdullah Cömert’in ölümüne neden olduğu iddiasıyla ’Olası kastla öldürme’ suçundan 25 yıla kadar hapis istemiyle tutuksuz yargılanan sanık polis 30 yaşındaki A.K. ile ilgili görülen davanın bugün 9’uncu duruşması yapıldı. Balıkesir 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde saat 09.30’da başlayan duruşmaya, Hatay’da oturan Abdullah Cömert’in annesi Hatice Cömert, babası Edip Cömert, ağabeyi Adnan Cömert ile Hatice Can’ın da aralarında bulunduğu Cömert Ailesi’nin çok sayıda avukatı katıldı. CHP Balıkesir Milletvekili ve Parti Meclis Üyesi Mehmet Tüm ile Cömert’in Hatay’dan gelen arkadaşları da duruşmayı izledi.
“Sanık Polis Diyarbakır’da Olduğu İçin Katılamadı”
Daha öncceki duruşmalara Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile Mersin’den katılan sanık polis A.K., can güvenliği nedeniyle Balıkesir’de görülen duruşmaya bu sefer Diyarbakır’da geçici olarak görev yaptığı için katılamadı. Mahkeme heyetinde de değişiklikler olduğu görüldü. Çeşitli nedenlerle görevi bırakan iki hakimin yerine heyete yeni iki hakim dahil edildi. Daha önce esas hakkındaki görüşünü açıklayan Cömert Ailesi’nin avukatı Hatice Can, olayı bir kez daha anlatırken, şöyle dedi:
“Ne yazık ki emir verenlerin de yargılanması gerekirdi. Ancak, sadece polis memuru A.K. yargılanıyor. Emir verenlerin de yargılanması talebimize verilen takip kararını Anayasa Mahkemesi’ne taşıdık. Maalesef işkence ve yargısız infaz gibi konularda adli ve idari açıdan sıkıntılı bir ülkeyiz. Sanık polisin kasten öldürmekten cezalandırılmasını istiyoruz.”
Sanık polis memuru A.K.’nin avukatı İbrahim Uzun, Adli Tıp Kurumu’ndan gelen raporun inandırıcı olmadığını ber kez daha belirtip, “Ortada gaz kapsülü yok. Hangi araçtan atıldığına dair bilgi yok. Yanık izi ya da kimsayal madde bulunamadı. Bu nedenle adli tıp raporu bilimsellikten uzaktır. Yeniden rapor alınmalıdır. Sanık A.K.’nin fiiliyle bu ölüm gerçekleşmemiştir. Delil yoktur. Tanık ifadeleri çelişkilidir. Sanık polisin de bir ailesi var. Suçu işlemediğine inanıyor. Öncelikle beraatine karar verilmesini istiyorum. İllaki bir ceza verilecekse bu basit taksirle ölüme sebebiyet vermekten olmalı” diye konuştu.
“Vurulduğunda Elinde Türk Bayrağı Vardı”
Abdullah Cömert’in ağabeyi Adnan Cömert, kardeşinin elinde Türk bayrağı bulunduğunu anlatırken, “Polis, bunu göre göre öldürdü. Bu polis hakkında vatan haini olduğu gerekçesiyle de dava açacağız” dedi. Cömert, kardeşinin öldürüldüğü sırada elinde olan Türk bayrağını da gösterdi. Baba Edip Cömert, “Bu polis yüzde 100 haksız. Ama avukatı doğruları, gerçekleri saptırıyor. Yüce mahkemenize güveniyorum” dedi.
Anne Hatice Cömert ise oğlunun fotoğrafını göstererek verdiği ifadesiyle salondakileri duygulandırıp, ağlatırken, “Adalet istiyorum. Oğlum gencecik, masum bir çocuktu. Katil polis oğlumu öldürdüğünde elinde ne taş, ne silah vardı. Sadece Türk bayrağı vardı. Abdocan’ın hayatı o kadar ucuz değil. Oğlumun geleceği vardı, yok ettiler. Oğlum 3 yıldır toprağın altında. Katil polis ise, elini kollunu sallayarak geziyor. 17 saat yolculuk yaparak duruşmalara geliyoruz. Zaten hastayım. Artık, bir an önce karar verilip, katil polisin en ağır cezaya çarptırılmasını istiyorum” diye konuştu.
Cömert Ailesi’nin avukatı Eren Can ise savcının olası kasıttan ceza verilmek istediğine dikkat çekip, “Sanık polis, gaz tüfeğini iki kez üst üste ateşlemiştir. İlkinde başarılı olmadığı için ikinci kez atış yapmıştır. Bu da doğrudan kastı göstermektedir” dedi.