Başına gaz fişeğinin isabet etmesi sonucunda hayatını kaybeden Mahsun Mızrak’ın ölümünün faili oldukları iddiasıyla üç polisin yargılandığı davada delillerin adli emanette değiştirildiği ortaya çıktı.
Diyarbakır’da 28 Mart 2006’da yaşanan olaylar sırasında başına isabet eden gaz fişeği sonucunda yaşamını yitiren Mahsun Mızrak‘ın (14) ölümüyle ilgili davada, Mızrak’ın kafatasından çıkarılan bombaatar fişeğinin adli emanette değiştirilerek yerine av tüfeği fişeği konulduğu tespit edildi.
Milliyet gazetesinde yer alan habere göre; Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın dün gerçekleştirilen duruşmasında Mızrak Ailesi’nin avukatı Barış Yavuz, adli emanette bulunan ve sanıklar tarafından kullanıldığı belirlenen üç bombaatar ve mermi çekirdeğini hatırlattı. “İncelemede, emanetteki dosyanın en önemli delilinin değiştirildiğini gördük. Maktulün kafatasından çıkarılan bombaatar mermisi yerine av tüfeği fişeği bırakılmış. Bizce sanıklar bu delili değiştirdi. Mahkeme bu önemli delili bulmalı.”
Deliller nasıl değişti
Avukat Yavuz’un talebi üzerine mahkeme heyetinin başlattığı incelemelerde Mızrak’ın kafatasından çıkartılan bombaatar mermisi ya da aynı ebattaki gazfişeği olduğu sanılan mühimmat karşılaştırıldı ve emanetteki kanıtın değiştirildiği sonucu doğrulandı.
Olay tutanaklara şu ifadelerle geçti:
“Otopsi sırasında maktulün kafatasından çıkartıldığı anlaşılan, otopsi tutanağında özellikleri yazılı bulunan ve emanete alınan mermi çekirdeği ile mahkememize gönderilen fişek kartuşunun tamamen farklı nitelikte maddeler olduğu anlaşıldığından, otopside ele geçirilen mermi çekirdeğinin nasıl, ne şekilde ve kim tarafından değiştirildiğinin araştırılması için Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulması.”
Balistik inceleme raporunda Mızrak’ın ölümüne neden olduğu ileri sürülen bombaatar silahı ve fişeğiyle ilgili “uç kısmı gövdesinden ayrılmış iki parça halindeki siyah renkli fişeğin, 12 kalibre av tüfeği mühimmatı olduğu” belirtildi.
“Mühimmat parçasının, tetkik konusu 40 mm çapındaki bombaatar silahlarıyla çap farkı nedeniyle atılması mümkün değildir. Olayda kullanıldığı iddia edilen silahlar ile mukayese atışlarında kullanılmak üzere aynı özellikteki bombaatar mühimmatı ve suç konusu atılmış bombaatar mühimmatının laboratuvarımıza gönderilmesi durumunda, incelemeye elverişli karakteristik izlerden makroskopta yapılacak karşılaştırma neticesinde, suç konusu atılmış bombaatar mühimmatının şüpheli silahlardan atılıp atılmadığının tespitinin yapılabileceğini arz ederim.”
Adli emanette bulunan ve sanıkların olaylar esnasında kullandığı iddia edilen silahlar Van Jandarma Kriminal Laboratuvarı’na gönderildi.
“Polisler tutuklansın”
Tutuksuz yargılanan üç polis memuru hakkında tutuklama kararının çıkarılmasını talep eden Mızrak Ailesi’nin avukatına göre, Van Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliği’nin raporu emanetteki delilin değiştirildiğini doğruluyor.
Duruşma Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan suç duyurusunun sonucunun beklenilmesi için ertelendi.
28 Mart 2006’da, Diyarbakır’da, çatışmada ölen PKK’lilerin cenazesi kente getirilmiş, çıkan olaylarda 7’si çocuk 13 kişi yaşamını yitirmişti. Polislerden sadece üçü hakkında Mızrak’ın ölümüne neden olmak suçlamasıyla dava açılmıştı. (SA/YY)