Esra Kılıç, Deniz Tekin – 13 Mart 2024
Mahkeme: Cizre 1. Ağır Ceza Mahkemesi
Dosya No: 2023/19
12 yaşındaki Nihat Kazanhan, 14 Ocak 2015 tarihinde Şırnak’ın Cizre ilçesindeki Yafes Mahallesi’nde evlerinin yakınında polisin zırhlı araçtan toplumsal olaylarda kullanılması yasak olan av tüfeğiyle açtığı ateş sonucunda başından vurularak hayatını kaybetti. Kazanhan’ın ölümü nedeniyle sanık Mehmet NurBaki Göçmez hakkında “olası kast ile nitelikli öldürme” suçundan, olay sırasında yanında olan biri polis amiri ve 3 polis hakkında ise “kamu görevlisinin suçu bildirmemesi” suçlamasıyla dava açıldı. Cizre 1. Ağır Ceza Mahkemesi sanık Mehmet Nurbaki Göçmez ’in “kasten öldürme” suçunu işlediğinin sabit olduğuna karar vererek, müebbet hapis cezasını “haksız tahrik’ ve ‘iyi hal’ indirimleri uygulayarak 13 yıl 4 aya düşürdü. İstinaf Mahkemesi ve Yargıtay katılan avukatlarının istinaf ve temyiz başvurularını reddetti. Anayasa Mahkemesi’nin, Kazanhan’ın yaşam hakkının ihlal edildiğine karar vermesi üzerine yeniden başlayan davanın 6. duruşması 13 Mart 2024 Çarşamba günü Cizre 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Duruşma Öncesi
Cizre Adliyesi önünde rutin önlemlerin dışında göze çarpan herhangi bir güvenlik önlemi yoktu. Duruşmanın başlamasına yarım saat kala adliye binasında bulunduğumuzda, adliyenin giriş katındaki duruşma salonunun panosunda duruşma listesi bulunmuyordu. Duruşma salonun yanındaki masada mahkemenin koruma polisleri bekliyordu. Saat 14.00’te görülmesi kararlaştırılan duruşmanın yarım saat geç başlayacağı haberini aldık. Katılan vekili Av. Rojhat Dilsiz bir önceki duruşmada hakkında kırmızı bülten ile arama kararı çıkarılan sanığın halen yakalamadığının bilgisini vererek, “Sanık hakkında kırmızı bülten kararı var ama artık bunun işe yaramayacağını, davanın sürüncemede kalacağını düşünüyorum. Sanık AYM’nin ihlal kararından sonra müebbet hapis alacağını anlayıp kaçtı. Cezaevinden Covid iznine çıkmıştı” dedi.
Nihat’ın babası Mehmet Emin Kazanhan da buradaydı, eşi Ayşe Kazanhan’ın bu duruşmaya katılmayacağını söyledi. Kazanhan “Her duruşmada kötü oluyor zaten. Bir şey olduğu da yok. Ona gelme dedim.” dedi. Saat 14.40’de duruşmanın başlayacağı haberini almamız üzerine herhangi bir engel ile karşılaşmadan salona alındık.
Duruşmaya Katılım
Katılan Mehmet Emin Kazanhan, avukatları Av. Osman Cingöz ve Av. Rojhat Dilsiz salondaki yerlerini aldı. Hakkında kırmızı bülten çıkarılan sanık Mehmet Nurbaki Göçmez duruşmaya katılmadığı için sanık sandalyesi boştu. Avukatı Sertaç Yalçın ise mazeret dilekçesi göndererek duruşmaya katılmadı. Duruşmayı Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Cizre İlçe yöneticileri, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) ve Hafıza Merkezi gözlemcisi izledi. Mezopotamya Ajansı (MA) muhabiri duruşmayı izleyen tek gazeteciydi.
Duruşmanın Seyri
Başkan, duruşmaya izleyenlerin telefonların sessiz moda alması için uyarıda bulundu. Ardından duruşmaya katılanların yoklamasını yaparak, celse arasında dava dosyasına gelen evrakları hızlıca tutanağa geçirdi. Bunlar, sanık hakkında çıkarılan kırmızı bülten kararının infaz edilmediği, Av. Hasan Kanatlı’nın sanık Mehmet Nurbaki Göçmez’in avukatlığından çekildiğine dair dilekçesi ve mahkemenin heyet değişikliğiydi.
Duruşmada ilk sözü alan Katılan Mehmet Emin Kazanhan sanıktan davacı ve şikayetçi olduğunu belirterek, “Sanığın cezalandırılmasını talep ediyorum. Olayın üzerinden 9 yıl geçmiştir, sanığın yakalanmasını ve adaletin sağlanmasını istiyorum” dedi. Katılan vekili Av. Osman Cingöz dava dosyasındaki eksikliklerin giderilmesini talep etti.
Katılan avukatı ve Şırnak Barosu Başkanı Av. Rojhat Dilsiz beyanında sanık hakkında kırmızı bülten çıkarılmasıyla ilgili Adalet Bakanlığı’ndan gelen yazı doğrultusunda eksiklerin giderilmesini istedi. Dilsiz “9 yıldır dosyayı takip ediyoruz, geldiğimiz aşamada ise sanığa ulaşılamadı. Avukat ve barolar olarak faili kolluk olan dosyalarda cezasızlık politikasına aşinayız. Kesinleşen karardan sonra dosyayı AYM’ye götürmemizin sebebi buydu. AYM’nin bu dosyada verdiği karar, bölgede yaşanan hak ihlallerine dair emsal bir karardı. İlk duruşmada mahkemeden, sanık hakkında yakalama kararı çıkarılması için talepte bulunduk. En son talebimizi uygun görüp gerekli işlemleri başlattınız ama baz istasyonları, HTS kayıtları ve banka dökümlerine ilişkin mahkeme karar vermedi. Bu kişi Türkiye’de mi? Burada ise daha etkin bir arama yapılabilir. Buna ilişkin ne yapılabilir? Bir fikir teatisi yapıyoruz. Telefon kayıtları incelensin, baz incelemesi yapılsın ve banka hesaplarının incelemesi ve detaylı bir araştırma talep ediyoruz.” dedi.
Ardından esas hakkındaki görüş için söz alan duruşma savcısı, dava dosyasındaki eksikliklerin giderilmesini ve sanık hakkında çıkarılan kırmızı bülten ile arama kararının sonucunun beklenilmesini talep etti. Savcı, görüşünün devamında “Sanığın uzun süredir yakalanamadığı göz önünde bulundurularak, yakın akrabaları da dahil olmak üzere bulunabileceği adreslerin tespiti ile bu adreslerde yakalama kararının infazı için yetki Cumhuriyet Başsavcılıklarına bildirimde bulunulması, sair eksik hususların giderilmesine karar verilmesi talep ve mütalaa olunur” diye kaydetti.
Ara Kararlar
Mahkeme, duruşma verdiği kısa bir aranın ardından ara kararlarını açıkladı.
1- Sanık hakkında çıkarılan kırmızı bülten kararının, eksiklerinin tamamlanması suretiyle infazının beklenmesine,
2- Sanık hakkında çıkarılan yakalama emrinin infazının beklenilmesine, akıbetinin sorulmasına
3- Katılanlar vekilinin, sanığın HTS baz bilgilerinin ve banka hesaplarının getirtilerek incelenmesi talebinin, Cumhuriyet Başsavcılığının sanığın akrabalarının araştırılması yönündeki talebinin reddine karar verildi.
Bir sonraki duruşma 6 Haziran 2024 tarihinde görülecek.