Esra Kılıç, Deniz Tekin –  30 Mayıs 2024

Mahkeme: Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesi

Dosya No: 2022/133

Mardin’in Nusaybin ilçesine bağlı Deyrcem (Heybeli) Mahallesindeki bir evin önünde, 20 Aralık 2011’de patlayan su borularını tamir etmek için giden tesisatçı Yusuf Akın ve işin sahibi Mehmet Eren’e Jandarma Özel Harekat ekipleri ateş açtı. Yusuf Akın olay yerinde hayatını kaybederken, Mehmet Eren ise yaralandı.  Sanık askerler Yusuf Tuğrul Karaatlı, Doğan Gökyar, Şenol Taş, Bahattin Yaman ve Kadir Engin Omay hakkında “taksirle bir kişinin ölümüne ve bir kişinin yaralanmasına sebebiyet vermek” suçlamasıyla açılan davada 2016 yılında beraat kararı verildi. Anayasa Mahkemesi’nin, olayla ilgili yapılan başvuruya dair yaşam hakkının ihlal edildiğine karar vermesi üzerine yeniden başlanan Yusuf Akın Davası’nın 6. duruşması 30 Mayıs 2024 tarihinde Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.

Duruşma Öncesi

Mardin Adliyesi binasının giriş katındaki duruşma salonunun önüne geldiğimizde salon kapısının yanındaki panoda duruşma listesi yoktu. Duruşmaların ne zaman başlayacağını sorduğumuz mahkeme mübaşiri, Yusuf Akın Davası’nın dosyasının bilirkişide olduğunu söyledi. Bunun üzerinde salonun önündeki banklarda oturarak duruşmanın başlamasını bekledik. Kısa bir süre sonra Akın ailesinin vekili Av. Erdal Kuzu geldi. Beklerken Av. Erdal Kuzu başka bir mahkemede görülen duruşmasına katıldı. Celse arasında Mardin Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğü’ne bağlı polislerin olay yerinde keşif yaptığını ve dosyanın bu nedenle bilirkişide olduğunu Av. Erdal Kuzu’dan öğrendik. Yıllardır olay yerinde keşif yapılamadığını, bu keşif tarihinde ise kendisinin mesleki mazereti olduğundan erteleme istediğini fakat bunun kabul edilmediğini hem keşfe katılamadığı için hem de başka nedenlerle bu işleme itiraz edeceklerini ifade eden Kuzu, olayla ilgili bütünlüklü bir rapor alınması için dosyanın Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesini talep edeceklerini de söyledi. Saat 09.47’de duruşma salonuna girdik ancak daha önce alınan duruşma SEGBİS ile görülmeye devam ediyordu. Söz konusu duruşma oldukça kısa sürdü ve Yusuf Akın Davası’nın duruşması 09.50’de başladı.

Duruşmaya Katılım

Duruşma salonu oldukça geniş, Mahkeme heyeti ise oldukça gençti. Katılan tarafından Av. Erdal Kuzu mevcut iken sanıklar ya da avukatları duruşmaya katılmamıştı. Duruşmayı Mezopotamya Ajansı’ndan bir muhabir dışında izleyen yoktu.

Duruşmanın Seyri

Mahkeme başkanı ve bir heyet üyesi bu duruşmada değişmişti ve bu durum tutanağa geçirildi. Devamında ise celse arasında dava dosyasına gelen belgeler tutanağa yazıldı. Mahkeme, celse arasında olay yerinde yapılan keşfin bilirkişi raporlarının henüz gelmediğini belirterek Av. Erdal Kuzu’ya söz verdi.

Av. Erdal Kuzu, katılan tarafın yokluğunda olay yerinde yapılan keşfi kabul etmediklerini vurguladı. Keşfe katılamayacaklarına dair mazeretlerinin haklı bir gerekçeye dayandığını ifade eden Kuzu, mahkemenin mazereti kabul etmemesinin yasal bir dayanağının olmadığını düşündüklerini ifade etti. Olay ilgili bilirkişi raporu hazırlaması için dosyasının dosyanın Emniyet görevlilerine gönderildiğini tespit ettiklerine dikkat çeken Kuzu şöyle devam etti: “TCK’nın 64/3. maddesi gereği bu görevlilerin hazırlayacağı bilirkişi raporunun objektif olamaz. Yıllardır devam eden bu davada nihayet gerçekleşen bu keşfin maddi gerçeği ortaya çıkarmaya katkı sunması için elde edilen delillerin kül halinde İstanbul ATK’ye gönderilmesini talep ediyoruz.” dedi.

Ardından söz verilen duruşma savcısı, İstanbul ATK’dan rapor alınması hususunda takdirin mahkemede olduğunu söyleyerek, dava dosyasındaki eksik hususların giderilmesini talep etti.

Ara Kararlar

Duruşmaya ara verilmeden ara kararlar açıklandı.

Buna göre, Yusuf Akın’a ait montta bulunan deliklerin etrafında atış artıklarının dağılımına dair kriminal rapor incelemesi sonucunda söz konusu deliklerin yakın atış sonucu gerçekleştiği belirtilmişse de; Mehmet Eren’in beyanlarında askerler ile mesafelerinin uzak olduğunu belirtmesi sonucu rapor ile beyan arasında çelişki oluştuğu, Anayasa Mahkemesi’nin kararının dikkate alınarak mont üzerinde yeni bir inceleme yapılabileceği fakat Mahkeme’nin ilk beraat kararı kesinleştiğinde Anayasa Mahkemesi henüz verilmemiş olduğu, bu süreçte montun Yusuf Akın’ın yakınlarına iade edildiği, böylece artık mont üzerinde yapılamayacağı,

Bu nedenle dosyada bulunan raporlar, belgeler ve beyanlar daireinde Yusuf Akın’a ait mont üzerinde oluşan delikler ilgisiyle atış mesafesi konusunda çelişkileri giderecek rapor alınması için dosyanın İstanbul ATK Fizik İhtisas Dairesi’ne gönderilmesine karar verildi.

Bir sonraki duruşma 15 Ekim 2024 tarihinde 09.00’da görülecek.