Deniz Tekin – 7 Temmuz 2025

Mahkeme: Diyarbakır 11. Asliye Ceza Mahkemesi

Esas No: 2024/1268

Diyarbakır Merkez Bağlar İlçesi Turgut Özal Bulvarında 27 Aralık 2019’da kaldırımdan karşıya yaya olarak geçmeye çalışan inşaat mühendisi Cihan Can, polis ekibini taşıyan zırhlı otobüsün altında kalarak hayatını kaybetti.  Zırhlı aracın sürücüsü sanık polis memuru Hakan Avcı hakkında “taksirle ölüme neden olma” suçlamasıyla açılan davada 4 Eylül 2023 tarihinde kararını açıklayan mahkeme, sanık Avcı’yı “taksirle ölüme neden olma” suçundan 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme, Mahkeme, sanığın bu cezayı adli para cezasına çevirerek, 24 eşit taksitle ödemesine karar verdi. 

Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesi, katılanların istinaf taleplerini yerinde görerek, yerel mahkemenin kararını esastan bozdu. Bozma kararının ardından yeniden görülmeye başlanan davanın 3. duruşması 7 Temmuz 2025 tarihinde Diyarbakır 11. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.

Duruşma Öncesi

Diyarbakır Adliyesi’nin girişindeki iki ayrı polis arama noktasından geçtikten sonra adliye binasına girebildim.  Adliye binasının ikinci katında bulunan duruşma salonunun yanındaki banklarda katılanlar ile duruşmayı izlemek için geldiğini düşündüğüm bir sivil polis oturuyordu. Salonun kapısının yanındaki panoda duruşma listesi asılı değildi, saat 09.40 olmasına rağmen hakim duruşma salonunda değildi. Hakim, saat 09.50’de gelmesiyle duruşmalar başladı. Duruşmanın başlamasına kısa bir süre kala mübaşir, yoklama için katılanların kimliklerini aldı. Duruşma saat 10.18’de başladı. 

Duruşmaya Katılım

Maktul Cihan Can’ın babası ve katılan İsmet Can ile Can’ın kardeşleri Neytullah Can, Hanımşah Can, Veysi Can duruşma salonunda yerlerini aldı. Katılanlar vekili Av. Fuat Çoşacak mazeret bildirerek duruşmaya katılmadı. Sanık Hakan Avcı ve avukatı ise Adana’nın Kazan ilçesinde SEGBİS ile duruşmaya bağlandı. Duruşmayı Hafıza Merkezi dava gözlemcisi ve Mezopotamya Ajansı muhabiri izledi. Sivil polis ise duruşma salonun dışında bekledi. 

Duruşmanın Seyri

Duruşmada ilk olarak söz alan katılan Neytullah Can, şikâyetlerinin devam ettiğini belirterek, sanığın en üst sınırdan, en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi. Bu sırada araya giren hakim, önce sanık beyanlarını alacağını söyleyerek, sanık Hakan Avcı’ya söz verdi. 

‘Günlük Hayatta Yaşanan Bir Trafik Kazası Oldu’

Sözlerine, zırhlı araçla ezdiği Can’ın ailesine başsağlığı dileğiyle başlayan Sanık Avcı, “Ben böyle bir olayın yaşanmasını istemezdim. Günlük hayatta yaşanan bir trafik kazası oldu. Herhangi bir kastım yok. Böyle bir olayın yaşanmasından dolayı çok üzgünüm.” dedi. 

Sanık müdafii Av. Mert Arıoğlu, müvekkilinin beyanlarına katıldığını, esas hakkındaki mütalaadan sonra ayrıntılı beyanda bulunacakları söyledi.  Hakim, bu duruşmada karar çıkmayacağını söylemesi üzerine Arıoğlu, bu duruşmada karar çıkacağını düşünerek hazırlandıklarını ifade etti. Hakim, esas hakkındaki mütalaanın hazırlanması için dosyanın savcıya gönderileceğini aktardı. 

Ardından tekrar söz alan Katılan Neytullah Can, “Şikayetimiz devam etmektedir. Sanığın pişmanlığı bizi tatmin etmiyor. Şikayetimiz devam ediyor.  Sanığın en ağır şekilde ve üst sınırdan cezalandırılmasını istiyorum. Bu cezanın para cezasına çevrilmemesini istiyorum.” dedi.

‘Canice Ezdiği Bir Can İçin ‘Odun Sandım’ Diyen Bir Canavardan Şikâyetçiyim’

Can’ın babası İsmet Can ise sanıktan davacı olduğunu belirterek, “Oğlumu boş yere ezdiler. Suçsuz yere oğlumu öldürdüler. Olayla ilgili iki rapor var. Para istemiyoruz, cezalandırılmasını istiyoruz” diye belirtti. 

Katılan Hanımşah Can da  “Canice ezdiği bir can için ‘odun sandım’ diyen bir canavardan şikâyetçiyim. En ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum” şeklinde beyanda bulundu. 

En son olarak söz alan katılan Veysi Can, sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istediğini söyleyerek, “Öldürdükten sonra herkes pişman olduğunu söyler. Davacıyım.” dedi. 

İddia makamı, esas hakkındaki mütalaasını hazırlamak için dava dosyasının kendisine tevdii edilmesini talep etti. 

Bu sırada söz alan sanık müdafii Av. Mert Arıoğlu, müvekkilinin duruşmalardan vareste (bağışık) tutulmasını istedi.  

Ara Kararlar

Beyanların ardından ara kararını açıklayan Hakim, esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için dosyanın iddia makamına gönderilmesine karar verdi. 

Bir sonraki duruşma 10 Eylül 2025 tarihine erteledi.