Ağar 29 Nisan 2013’te denetimli serbestlik hakkını kullanarak tahliye oldu.
Eski içişleri bakanı Mehmet Ağar faili meçhul cinayetlerle ilgili yargılandığı davada İstanbul’da ifade verdi. “Yasadışı emrim yok” diyen Ağar, suçlamaları reddetti.
Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi, eski içişleri bakanı Mehmet Ağar’ın ifadesinin alınması için İstanbul’a talimat yazdı. Ağar’ın ifadesinin alınması için İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin salonu tahsis edildi. SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) ile Ankara’daki mahkeme heyetine İstanbul’dan canlı ifade veren Ağar, sabah saatlerinde korumaları ile Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne geldi.
Ağar: Terör olayları yüzde 90 önlendi
Şikâyetçi ve sanık avukatlarının da katıldığı duruşmaya basın alınmadı. Suçlamaları kabul etmeyen Ağar, ifadesinde şunları söyledi:
“Türkiye’nin dört bir tarafında, terörün yoğun olduğu bölgeleri sık sık ziyaret ettik, personelle görüşmeler yaptık. İstihbaratın geliştirilmesi için çalışmalar yaptık. Türkiye’ye zarar verecek birçok eylemin olmadan engellendiğini ifade etmek isterim.”
“O dönem incelendiğinde terör olaylarının polis bölgesinde yüzde 90 önlendiğini söylemek isterim” diyen Ağar, “Personelin motivasyonu artırmıştır. Göreve başladığımızda birçok yerde karakoldan dışarı çıkılamıyordu. Rahat ve güçlü görev yapmaları için olağanüstü şeyler yapılmıştır” diye konuştu.
‘Yasadışı emrim yok’
Ağar, “Faili meçhul cinayetlerle bir alakam yok, yasadışı hiçbir emrim yoktur. Böyle bir şey olsaydı ilgili birimlere şikâyet ederdim” dedi.
Faili meçhul cinayetlerin ne şekilde olduğunu bilmediğini savunan Ağar, “Suç örgütü kurmam mümkün değildir, suç işlemek için kimseye emir vermedim” dedi.
Şikâyetçilerin avukatları, “Diğer sanıklarla münasebetiniz nedir, Ayhan Çarkın’la ilişkiniz nedir?” diye sordu. Ağar şöyle yanıtladı:
“Alt-üst münasebetidir. Farklı bir özel ilişkimiz yoktur. İsmen İbrahim Şahin ile Korkut Eken’i tanırım. Diğerleri polis memurudur, süreçte tanıdım. Onlar beni tanırlar rütbe itibarıyla. Çarkın, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde şahsen tanıdığım memur, bunun dışında bir ilişkim olmadı.”
Ağar, ‘Uzi marka silahların emniyet personeli dışında teslim edilmesi’ hakkında da bilgisi olmadığını söyledi.
‘Çiller’le her zaman görüşürüz’
Ağar, eski başbakan Tansu Çiller’in “Teröre yardım eden işadamlarını biliyoruz, gereğini yapacağız” açıklamasının ardından Çiller’le görüşüp görüşmediği sorusuna şu yanıtı verdi:
“Biz her zaman görüşürüz, kendisinin bu konuda bir şeyi olmadı. Terörle mücadele konusunda talimatları olmuştur. Böyle sizin kastettiğiniz, bunlar hiçbir zaman söz konusu olmadı. Teröre destek veren her kesimle, bu kaynakların kesilmesi yönünde mücadele edilmiştir.”
İşadamlarının ‘pasifize’ edilmesi iddiası
Mahkeme Başkanı Fatma Nilgün Kökçek, sanık Mehmet Eymür’ün ara celsede verdiği ifadesini duruşmada okudu. Kökçek’in “Verilen listenin müşterek hazırlandığı ve başında İbrahim Şahin ve Mehmet Ağar olduğu, işadamlarının pasifize edilmesi için üst makamlardan emir aldığı söyleniyor” ifadeleri üzerine Ağar, şunları belirtti:
“Bunlar 20 yıldır gazetelerde ve internetlerde yazılan iddialar, bulunduğum görev sırasında Türk-Kürt hiçbir ayrım yapmadan herkese kapım ve gönlüm açıktır. Tüm makamlarda kapısı açık tek makamdır.
Yasadışı örgütle alakası olamayan herkese, dini, ırkı ve cinsi bakılmadan her türlü yardım yapılmıştır. Bu zat MİT ile ilgili raporu hazırlamış, yapılan tahkikat sonrası görevden çıkartılmıştır. O günden beri bana husumet sahibi olmuştur.
Birinci rapor Tarık Ümit’in ifadeleri üzerine kurulmuştur. İstihbarat da kendi elemanınıza istediğiniz sözleri söyletip, bunu bir rapor haline getirip, ortaya sunarsınız. Hiçbirinin aslı astarı yoktur.”
Salonda güvenlik önlemleri
Ağar’ın ifadesinin alındığı salonun kapıları polis korumaları tarafından kilitlendi. Basın mensuplarının “gizlilik kararı” bulunmayan davayı izlemesine izin verilmedi. Adliye kaynakları içeri alınmayan basın mensuplarına, “Duruşma salonunun kapılarının kilitlenmemesi gerektiğini ancak bu konunun Ankara’daki mahkemeyi ilgilendiren bir durum olduğunu, davanın Ankara’dan izlenebileceğini” söyledi.
1990’lı yıllardaki faili meçhul cinayetlerle ilgili ilk kez savunma yapan Mehmet Ağar, “Suçlamalardan herhangi bir bilgim yok” demişti.
Faili meçhul kurbanları
Ağar’ın savunma yaptığı dava Namık Erdoğan, Metin Vural, Recep Kuzucu, Behçet Cantürk, Savaş Buldan, Haci Karay, Adnan Yıldırım, İsmail Karaalioğlu, Yusuf Ekinci, Ömer Lütfü Topal, Hikmet Babataş, Medet Serhat, Feyzi Aslan, Lazem Esmaeli, Asker Smıtko, Tarık Ümit, Salih Aslan ve Faik Candan cinayetlerini kapsıyordu. Ağar cinayetlerin yaşandığı 1993-1995 yılları arasında Emniyet Genel Müdürü olarak görev yapıyordu.