Filiz Gazi – 5 Şubat 2020
Mahkeme: İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi
Esas No: 2016/ 325 Esas
Berkin Elvan, Gezi Parkı eylemleri devam ederken 16 Haziran 2013’te İstanbul Okmeydanı’nda polisin attığı gaz fişeğinin kafasına isabet etmesi sonucu ağır yaralandı. 269 gün komada kalan Berkin Elvan 11 Mart 2014’te yaşamını yitirdiğinde 15 yaşındaydı. Berkin Elvan’ın ölümünden 3 buçuk yıl sonra tamamlanan iddianame, 20 Aralık 2016’da İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. Davanın ilk duruşması ise 6 Nisan 2017 tarihinde gerçekleşti. İddianamedeki tek sanık olan ve hala Van’da görev yapan polis memuru Fatih Dalgalı’nın TCK 82/1 maddesi kapsamında “olası kastla öldürme” suçlamasıyla tutuksuz yargılandığı davanın 16. duruşması, 5 Şubat 2020’de İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Duruşma Öncesi ve Duruşmaya Katılım
Duruşma saati olan 10:00’a doğru salon önünde bekleyenler kalabalıklaştı. 10: 05 gibi izleyenler ve gazeteciler salona alındı. Elvan ailesi ve avukatları salonda yerini almıştı. 10:08 gibi ise sanık avukatları salona geldiler. Mahkeme heyeti henüz gelmemişti. Bu dakikalarda SEGBİS bağlantısı hazırlandı. Duruşma 10:25’te başlatıldı. 60 kişilik salonda duruşmayı ayakta izleyenler vardı. Öyle ki salon tıklım tıklımdı.
Gezi’de Çocukları Öldürülen Aileler Duruşmayı Birlikte İzledi
Duruşmayı Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan, babası Sami Elvan ve Gezi sürecinde öldürülen Ali İsmail Korkmaz ve Ethem Sarısülük anneleri Emel Korkmaz, Sayfı Sarısülük birlikte izlediler.
Elvan ailesi avukatları olarak Av. Çiğdem Akbulut, Av. Şerafettin Can Atalay, Av. Yalçın Deniz Özen, Av. Fikret İlkiz, Av. Akçay Taşcı, Hatay Barosu Başkanlığı adına Av. Hatice Can, Av. Gülizar Tuncer, Av. Özge Demir, Bursa Barosu Başkanlığı adına Av. Gamze Pamuk Ateşli salondaydılar.
Sanık avukatları Av. Hakkı Kasarcı, Av. Seçil Güleç Tabanca ve Av. Derya Koyuncu’nun yetkilendirilmesiyle Av. Nurcihan Koçali diğer duruşmalarda görüldüğü üzere salona heyetten bir kaç dakika önce geldiler.
Basın mensubu olarak Evrensel Gazetesi, Mezopotamya Haber Ajansı, Artı Gerçek, Medyascope muhabirleri duruşmayı izlediler.
Sanık polis Fatih Dalgalı, görev yaptığı kent olan Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nden SEGBİS ile mahkemeye bağlandı. Diğer duruşmalarda olduğu gibi yüzü seçilemiyordu.
Duruşmanın Seyri
Rapor: Berkin Elvan Kendi Güvenliği İçin Özen Göstermedi
Bir önceki celse mahkeme sanık Fatih Dalgalı’nın kusurunun tespit edilebilmesi için jandarmadan bilirkişi raporu istemişti. Jandarma 24 Ocak 2020’de mahkemeye dört sayfalık bir rapor gönderdi. Bu rapora göre polisin müdahalesi “yasal mevzuata uygundu”. Buna göre Berkin Elvan’ın “yasadışı eylemlerde bulunan gösterici grubun olduğu alanda bulunarak kendi güvenliği ile ilgili gerekli özeni göstermediği için” tali kusurlu olduğu öne sürüldü. Gaz fişeğinin namlu çıkış hızının 75 m/sn olduğu ve bundan kaynaklı çocuğun vurulmasının “istem dışı ve anlık” olduğu yorumu ileri sürüldü.
Önceki bilirkişi raporunun değerlendirmesi için gönderildiği Adli Tıp Kurumu ise “görev kapsamımızda değil” diyerek dosyayı mahkemeye iade etti.
Mahkeme başkanı, tanıklardan birinin FETÖ ile ilişkili olduğu için kaçak durumda olduğunu söyledi. “Olumsuzluklar oldu. Gönderdiğimiz bilirkişiler, ‘bu konuda bilirkişi değiliz’ dedi. Yargılamayı bitirmek icin elimizden geleni yaptık. Dosyanın %90’ı tamamlandı. Dosyada tartışılacak şeyler var. Bilinçli taksirle, olası kastla, kasten insan öldürme ve diğer ihtimaller üst mahkemeler arası tartışma konusu. Bizim vereceğimiz karar nihai karar değildir”, dedi.
Avukat Akbulut: ‘14 Yaşında Bir Çocuk Kusurlu İlan Ediliyor’
Mahkemede söz alan Elvan avukatlarından Av. Çiğdem Akbulut, bugüne kadar mahkemeye gelen kriminal polis ve jandarma raporlarını hatırlattı. 5 Mayıs 2014’ten başlayarak mahkemeye gönderilen raporlardan alıntılar yaptı. Akbulut, önceki raporlara istinaden “Kafayı öne eğme hareketi göstermiştir ki Berkin Elvan’ın hedef alınarak ateş edildiğini kanıtladı” dedi.
Av. Akbulut, son gelen raporun dikkate alınmasının mümkün olmadığını ifade ederek şunları söyledi: “Raporu diğerleriyle karşılaştırırsak 14 yaşında bir çocuğu kendini korumamakla neredeyse asli kusurlu ilan ediyor.”
Avukat Atalay: ‘Bir Çocuğun Okmeydanı’nda Yaşıyor Oluşu Kusur Değildir’
Elvan avukatlarından Av. Can Atalay, son gelen rapora değinerek yeni bir rapor alma noktasında mahkeme heyetinin ısrar ettiğini ama raporun alınmasının gereksiz olduğunu söyledi. Av. Atalay, alınan ek rapora İçişleri Bakanlığı’nın müdahale ettiğini de öne sürdü. Av. Atalay sözlerine şöyle devam etti:
“Keşif mahallinde polisle jandarma arasında ciddi bir tartışma yaşandı. Jandarmanın polise ‘Olur mu öyle şey!’ dediğini duyduk. Tartışma sonrası ‘Hadi toplanın gidiyoruz’ dediler, keşif yerinden ayrıldılar. Son gelen rapor keşif mahallinde gözümüz önünde olan olayın devamıdır. Biz bu raporu delil karartma olarak inceledik. Fatih Dalgalı kasıtla birini öldürmüştür. O gün Berkin değilse Can’ı, Can değilse Deniz’i öldürecekti. Bir polis memuru nişan alarak vuruyor. Nişan alınamayacağının söylenmesi gerçek dışıdır. Fatih Dalgalı ve amirleri Berkin’i değil ama Okmeydanı’ndan birini öldürmek için ısrarlı ve hırslı bir şekilde hareket etmişler; sonunda da Berkin’i öldürmüşler. Nişan alınması, atış yapıldıktan sonra saldırıya devam edilmesi, yardım etmeye çalışanların gaza boğulması bunu gösteriyor. Fatih Dalgalı, Berkin’i şahsen tanımıyor ancak sanığın dünya görüşü ve o dönem İçişleri Bakanlığı tarafından verilen talimatlar; sanık polisin Okmeydanı’ndan birini öldürmek istemesi için yeterli.”
Av. Atalay ek raporda Berkin Elvan’ın suçlu gösterilmeye de çalışıldığına da dikkat çekerek, “Bir çocuğu tali kusurlu niteleyebilecek kadar düşmüşlerdir. Bir çocuğun Okmeydanı’nda yaşıyor oluşu bir kusur değildir. Bir çocuğun Ramallah’ta, Gazze’de, Diyarbakır Bağlar’da, Antakya’da yaşıyor oluşu da kusur değildir. Bu dosyaya bu raporu ekleyenlerin rezaleti, bu emri verenlerin rezaletidir. Ancak bu rapora o çocuğun Okmeydanı’nda yaşadığı için suçlu göstermeye çalışması onların ayıbıdır. Bu rezilliği düzeltin” diye konuştu.
Sanık Avukatları Söz Almadı
Sanık avukatları “Katılan vekilleri kabul etmiyoruz” dedi ve söz almadı.
Elvan ailesinin avukatları, esas hakkında beyanda bulunmak için ek süre istediler. Mahkeme, dosya taraflarının esasa ilişkin beyanları alındıktan sonra iddia makamından esas hakkındaki mütalaa alınacağını bildirdi.
Duruşma 20 dakika kadar sürdü. Duruşma tutanağı ise Elvan ailesi avukatlarına yarım saat sonra verildi. Bu süre zarfında duruşmayı izleyenler ve avukatlar salon önünde beklediler. Mahkeme, bir sonraki duruşmayı Elvan’ın öldürüldüğü gün olan 11 Mart’a bırakmak istedi ancak aile avukatlarının itirazı sonucu yeni duruşma tarihi 18 Mart olarak belirlendi.
Duruşma sonrasında Elvan ailesi, avukatları ve Emel Korkmaz, Sayfı Sarısülük’ün katıldığı bir basın açıklaması yapıldı.
Ara Kararlar
- Ses ve görüntü kayda alınan duruşmanın çözümünün mahkememiz kaleminde görevli personelce mahkememiz hâkimlerinden Nuray Öztürk’ün kontrolünde yaptırılmasına,
- Tanık Muhammed Akkaya hakkında yeniden tüm adreslerinden zorla getirme emri düzenlenmesine, SMS gönderilmesine,
- Tanıklar Enver Turan ve Ahmet Burak Aydın hakkında yakalama emri bulunması karşısında duruşma gününden önce UYAP’tan yakalama durumlarının araştırılarak sonucuna göre işlem yapılmasına,
- Sanığın önümüzdeki celse teşhis işlemleri de yaptırılacağından hazır edilmesi için görev yaptığı yer mahkemesine talimat yazılmasına,
- Önümüzdeki celse dosyadaki sanık, katılan, tanık anlatımları, Adli Tıp Kurumu Raporları, Bilirkişi Raporları, dosyaya gelen yazı cevapları, görüntüler ve diğer tüm bilgi ve belgelere karşı tarafların esasa ilişkin beyanlarının alınmasına, ayrıca sanık tarafa bilirkişi raporuna karşı beyanda bulunmak üzere önümüzdeki celseye kadar süre verilmesine,
- Dosya taraflarının esasa ilişkin beyanları alındıktan sonra iddia makamından esas hakkındaki mütaalanın alınmasına,
- Güvenlik önlemlerinin alınması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına,
- Sanık müdafi avukat Gülendam Arslan’ın müdafilikten çekilme dilekçesinin sanığa tebliğine,
- Mahkememiz dosyasının niteliği göz önüne alınarak duruşmanın büyük salonlardan birinde yapılması için ilgili yerlere müzekkere yazılmasına,
Bir sonraki duruşma 18 Mart 2020 günü, saat 10:00’da görülecek.