Polisin attığı gaz fişeğinin kafasına isabet etmesi sonucu hayatını kaybeden Berkin Elvan’ın vurulduğu yerle ilgili keşif raporunda bilirkişiler “yetersiz” kaldı.
Gezi Parkı eylemlerinde hayatını kaybeden Berkin Elvan’ın ölümüne neden olan sanık polisin yargılandığı davada altı yıl sonra olay yeri keşif raporu dosyaya girdi.
Berkin Elvan, Gezi Parkı eylemleri sırasında 16 Haziran günü Okmeydanı’nda polisin attığı gaz fişeği nedeniyle yaralanmış ve 269 gün yoğun bakımda tedavi görmesine rağmen hayatını kaybetmişti.
Sanık polis F.D.’nin yargılandığı İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararıyla, Berkin Elvan’ın ölümünden altı yıl sonra 10 Nisan’da İstanbul İl Jandarma Komutanlığı Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü tarafından keşif yapılmıştı.
Bilirkişilerden Berkin Elvan’ın bulunduğu Gaziler Sokak ile ZETçi (gaz tüfeği kullanan polis) polislerin bulunduğu mesafenin ölçülmesi ve atış yapan sanık polis hakkında kusur oranının belirlenmesi talep edildi.
Tanık Parlak: Berkin’in Vurulduğu Yerle Polis Arasında 50 Metre
Keşif günü tanık olarak dinlenen Deniz Can Parlak’ın beyanına yer verildi. Parlak’ın verdiği beyan rapora şu ifadelerle geçti: “Berkin Elvan’ın yaralanmış olduğu (a) noktası ile ZETçi polislerin bulunduğu (b) noktası arasındaki mesafenin 50.30 m (50 metre 30 santimetre) olarak ölçülmüştür.”
Raporda “Olay yeri olarak gösterilen Mithatpaşa caddesi ile gaziler sokak kesişme noktasının doğru köşesinde bulunan iki katlı binanın batı istikametine bakan duvar kısmında bazıları renkli olan ortalama 5 cm*5 cm ebadında izler olduğu görülmüştür” ifadelerine yer verilerek “Tanık tarafından söz konusu izlerin duvara çarptırılan gaz fişeklerine ait izler olduğu söylenmiştir” dendi.
Olay tarihinde Elvan ailesinin evi ile olay yeri arasındaki mesafenin 122 metre olduğu kaydedildi.
Raporda “Keşif esnasında yapılan tüm faaliyetlerin video kaydı alınarak fotoğrafların çekildiği ayrıca çepeçevre görüntü alma cihazı ile olay yerine 360 derece görüntü kaydının yapıldığı” kaydedildi.
Hangi Mühimmatın Kullanıldığı Tespit Edilemedi
Keşif raporunda olay dosyasında bulunan fotoğraflar ile iyileştirilmiş görüntüler incelendiğinde tam olarak hangi mühimmattın kullanıldığının tespit edilmediği belirtildi.
“Olay yerinde yapılan keşif esnasında tanık beyanı ve görüntülere göre olay yeri değerlendirildiği” ifade edilen raporda “ZETçi polislerin bulunduğu noktanın, hedef bilgisine göre daha yukarıda olduğu arazi yapısının aşağı eğimli olduğu anlaşılmıştır” dendi.
Mesafe Nedeniyle Gaz Bulutu Göstericileri Etkilememiş
Raporda ayrıca şu ifadeler yer aldı:
“Söz konusu gaz tüfeğinin belirtilen noktada ideal kullanım şeklinin duvara veya yere çarptırmak şeklinde yapılmasının uygun olacağı değerlendirilmektedir. Her ne kadar bu tip tüfeklerde 45 derecelik açıdan bahsedilmiş olsa da olay yerinde gösterici grup ile gaz tüfeği kullanana personel arasındaki mesafe, caddenin aşağı eğimli oluşu sebepleri ile 45 derecelik atış yapılması durumunda fişeğin ortalama 150 metre mesafeye gideceği, kapsül düştükten sonra gazın etkili mesafesinin 25-30 metre olduğu değerlendirilmekte 45 derece atış yapıldığında gaz bulutunun göstericileri etkilemeyeceği anlaşılmaktadır.”
15 İle 20 Derecelik Bir Açı İle Atış Yapılması Uygun
Keşif raporunda anlatılan gerekçelerle “Bu kapsamda söz konusu olay yeri özellikle ve mesafeler göz önüne alındığında; 15 ile 20 derecelik bir açı ile atış yapılmasının uygun olduğu değerlendirilmektedir” tespiti yapıldı.
Atışların Kaç Derece İle Yapıldığı da Tespit Edilemedi
“Söz konus olayda 1 numaralı olarak nitelendirilen gaz tüfekçi polisin omuz ile kalça arasında dirseğine dipçiği sıkıştırmak suretiyle atış yaptığı, 2 nolu olarak nitelendirilen gaz tüfeği kullanana polisin kaldırım kenarında bulunan muhtemelen bir direk benzeri hisme yaslanarak hafif kafasını eğmek suretiyle atış yaptığı anlaşılmış” değerlendirmesinin yer aldığı raporda “söz konusu görüntülere göre atışların kaç derece ile yapıldığı tespit edilememiştir” dendi.
Polislerin Sırtı Kameralara Dönük, Tespitleri Yapılamadı
Raporun sonuç kısmında da şu tespite yer verildi: “Söz konusu görüntülere göre atışların yapıldığı esnada ZETçi polislerin sırt kısımlarının kameraya dönük vaziyette olduğundan kaç derece ile atış yapıldığı tespit edilmemiştir.”
Bilirkişiler Kusur Oranları Tespitinde Yetersiz Kaldı
“Belirlenen gaz tüfeği bilirkişilerinin sadece gaz tüfeği kullanıcısı olduklarından dolayı, olayda kusur oranlarının tespitinde yetersiz kaldığı” ifadelerine yer verilen raporda şöyle dendi:
“Takdiri sayın mahkemenin olmak üzere; Jandarma genelinde gaz tüfeği eğitimlerinin yapıldığı İzmir Foça Jandarma Okul Komutanlığında bulunan usta öğreticilerden veya adli tıp kurumunun ilgili başkanlıklarınca kusur oranlarının tespit edilmesinin uygun olduğu değerlendirilmiştir.”
Avukat Akbulut: Dışarıdan Rapora Müdahale Edildi
Elvan ailesinin avukatlarından Avukat Çiğdem Akbulut Artı Gerçek’e yaptığı açıklamada “Jandarma kriminal bu raporuyla “ben bu tecrübeye sahip değilim” diyor ancak bunu baştan söylemesi ve itiraz etmesi gerekiyordu. Ancak baştan böyle bir itirazının olduğunu görmedik. Dışarıdan müdahale edilerek raporun bu şekilde düzenleneceği şeklindeki şüphemiz bu raporla birlikte doğrulanmış oldu” dedi. Elvan ailesinin avukatlarından Can Atalay da şunları söyledi:
“Öncelikle, duruşma salonunda söyleyeceklerimizi şu anda söylemeyeceğimizi belirterek söze başlamak isterim. Çünkü gözümüzün önünde yapılan ve Av. Çiğdem Akbulut arkadaşımla beraber “iyi geçti” dediğimiz bir keşif sonucunda dosyada çok açık olan hususlara dahi yer verilmeyen bir raporun nasıl çıkabildiğinin bir izahı olmalı. Biz bu izahın en azından bir kısmına tanığız, duruşmada konuşacağız. Adalet istiyoruz.”
Berkin Elvan’ın ölümüyle ilgili açılan davanın duruşması 19 Haziran Çarşamba günü Çağlayan Adliyesi’nde görülecek.