Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü faili meçhul cinayetlerle ilgili soruşturmalarda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) kararları temel alınarak “zaman aşımına uğratmama” kararı alındı. Buna göre, faili belli olmayan soruşturmalar failleri tespit edilene kadar açık kalacak.
Başsavcılık, bu kapsamda Eşref Bitlis dosyasını zaman aşımı süresi olan 20 yıl dolmasına rağmen kapatmadı. 1993 yılında işlenen faili meçhul cinayetlerle ilgili soruşturmalarda da aynı kriteri dikkate alan Başsavcılık, sorumlular tespit edilene kadar dosyaları kapatmayacak.
Eski TCK’da zaman aşımı 20 yıl
Eski Türk Ceza Kanunu’na göre müebbet hapis cezası gerektiren suçlarla ilgili soruşturmalarda zamanaşımı süresi 20 yıl. AİHM kararlarında ise yaşam hakkı ve işkence yasağını düzenleyen hükümleri ihlal eden kamu görevlileri ile ilgili soruşturmalarda af ve zamanaşımının söz konusu olmayacağı belirtiliyor. Faili meçhul cinayetlerde de bu kriterle ilgili AİHM kararlarını örnek gösterecek olan Başsavcılık, Eşref Bitlis, Turgut Özal ve 1993 yılında işlendiği iddia edilen tüm cinayetleri failleri ve sorumluları bulunana kadar açık tutacak.
Eşref Bitlis dosyasına devam
Başsavcılığın bu kararıyla birlikte 17 Şubat’ta 20 yıllık zaman aşımı süresini dolduran Orgeneral Eşref Bitlis’in ölümüne ilişkin soruşturmayı yürüten savcı Hüseyin Şahin, AİHM kararlarını gerekçe göstererek dosyayı kapatmadı. İncelemelerini sürdüren Şahin, yeni delil bulunması halinde şüphelilere dava açarak cezalandırılmalarını sağlayacak.
Özal, faillerini bekleyecek
Sekizinci Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın ölümüne ilişkin olarak Adli Tıp Raporu’nun tamamlanması sonra, Semra Özal ve Ahmet Özal, Turgut Özal’ın hatıra olarak saklanan 3 tel saçını savcılığa vermişti. 3 tel saç örneği soruşturma savcısı Kemal Çetin tarafından Adli Tıp Kurumu’na gönderilerek incelenmesi istendi. Adli Tıp Kurumu’nun cevabını bekleyen Savcı Çetin, Özal’ın zehirlenip zehirlenmediğini tespit etmeye çalışıyor. Özal soruşturmasında da zaman aşımı 17 Nisan’da dolarken savcılığın AİHM kararlarını göz önünde bulundurarak dosyayı kapatmayabileceği ifade edildi. Özal’ın ölümünde failler bulunana kadar dosya açık kalacak.
Mumcu dosyası açılabilir
Uğur Mumcu, otomobiline konan bomba sonucunda 24 Ocak 1993 tarihinde öldürülmüştü. Aradan 7 yıl geçtikten sonra 11 Temmuz 2000 yılında 24 sanık hakkında 22 faili meçhul cinayetle ilgili dava açıldı. Davada bazı failler ceza alırken, bulunamayan faillerle ilgili ise zaman aşımı doldu. Ancak Başsavcılığın, yeni bulgular elde etmesi durumunda soruşturma açabileceği kaydedildi. 12 Eylül işkence suçlarını soruşturan savcı Kemal Çetin de, Ankara’dan verdiği görevsizlik kararlarında AİHM’in kararlarına göre zaman aşımının işlemeyeceğini vurgulamıştı.
Karanlık Yıllar Aydınlanacak
ANKARA Başsavcılığı’nın aldığı bu kararla Eşref Bitlis, Uğur Mumcu, Turgut Özal’ın ölümüne ilişkin soruşturma başta olmak üzere faili meçhul cinayetler soruşturmaları zaman aşımına uğramayacak. Bu kararla birlikte 12 Eylül döneminde yaşanan faili meçhul cinayetler ve şüpheli olaylar araştırılabilecek. İnsanlık suçlarında zaman aşımı işlemediği sürece Cumhuriyet tarihinde karanlık yıllar olarak bilinen 1 Mayıs 1977 Taksim, Maraş, Çorum katliamları, Güneydoğu’daki yargısız infazlar hakkında da tekrar soruşturma açılarak sorumluların cezalandırılması sağlanacak. İşkence suçlarıyla ilgili zaman aşımını ortadan kaldıran düzenleme 4. Yargı paketine eklenirken paketin yasalaşmasıyla işkence suçlamaları karşısında zaman aşımı işlemeyecek. Faili meçhul cinayetler de “İnsanlığa karşı işlenen suçlar” kapsamında değerlendirildiğinde zamanlama sınırlaması ortadan kaldırılmış olacak.