Diyarbakır’da 2017 Newrozu’nda polis tarafından vurularak öldürülen Kemal Kurkut cinayetine ilişkin açılan dava dosyasına yeni delil girdi. Olay yerindeki bir zırhlı araçtan alınan görüntüde görevli iki polisten birinin diğerine “Adamı vurmaya gerek yok ki” dediği ortaya çıktı.
Üniversite öğrencisi Kemal Kurkut’un, 2017 yılında Diyarbakır’da katıldığı Newroz kutlaması sırasında polis memuru Y.Ş.’nin açtığı ateşle öldürülmesine ilişkin davanın 3’üncü duruşması Diyarbakır 7’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yarın görülecek. “Olası kastla öldürme” suçundan müebbet hapis cezası istenen polis memuru Y.Ş.’nin tutuksuz yargılandığı dava dosyasına yeni bir delil girdi.
Kurkut’un vurulma anı öncesi ve sonrasına ait toplam 118 görüntü kaydı ve kayıtlarda geçen konuşmalar tek tek çözümlendi. bilirkişi, hazırladığı raporu mahkemeye gönderdi.
Raporda, Kurkut’un vurularak öldürülmek yerine sağ yakalanabilme imkanının olduğu yine bir polis tarafından dile getirildiği görüntü yer aldı.
Mezopotamya Ajansı’ndan Aydın Atay’ın haberine göre; bilirkişi raporuna giren olay yerindeki bir zırhlı araca ait 13 saniyelik bu görüntüde, zırhlı araca bindikleri esnada iki polis arasındaki diyalogun kısa bir bölümü yansıyor.
Normal koşullarda duyulmayan, ancak özel bir video programı yardımıyla anlaşılabilen bu kayıtta, iki polisten birinin diğerine Kurkut’un vurulmasına ilişkin “Adamı vurmaya gerek yok ki” dediği açıkça anlaşılıyor.
Yalçındağ: Öldürme Kastıyla Davrandığının İspatı
Kurkut ailesinin avukatı Reyhan Yalçındağ Baydemir, dava dosyasına giren iki polis arasında geçen bu konuşmanın görüntüsüne ilişkin şunları söyledi: “Görüntülerdeki iki polisin kendi aralarında geçen konuşması, sanık polis Y.Ş.’nin öldürme kastiyle davrandığının ispatıdır. Sanık polis Y.Ş.’nin kendi meslektaşları bile, Kurkut’u öldürmenin gereksizliğinden bahsetmiş. Olayda öldürme kasti olduğu için Kurkut’un yaşama hakkı ihlal edildi. Bu sebeple sanığın ciddi bir ceza alması gerekiyor. Çünkü Kemal, öldürülmeden de olay yerinde bulunan TOMA’nın tazyikli suyuyla, biber gazıyla ya da arkadan yakın dövüş tekniği ve benzeri şekilde yakalanabilir, durdurulabilirdi.”
Daha önce görgü tanıkları da, Kemal Kurkut’un koşmaya başladığı esnada, polis amiri olduğu düşünülen bir polis tarafından “ateş etmeyin” uyarısına rağmen Kurkut’un vurulduğunu anlatmıştı.